45.BÖLÜM:"TEK GERÇEK"

14.8K 564 71
                                    

Aşağı ağır ağır inmeye başlamıştım Emir'di kapıda ki ama endişesine anlam verememiştim son basamağı indiğimde bir ses duymuştum arkama dönmeme bile fırsat olmadan kafama dayanan silah ile neye uğradığımı şaşırdım.
-Emir.
-Hayır abin.
Beynimde yankılanan bulanık bir sözcüktü abi arkamı ağır ağır döndüğümde karşımda duran polis kıyafetiyle abimdi.
-Abi.
-Bana dosyanın yerini söyle.

Kapıya hızla vurulmuştu kapıya doğru döndüğümde Emir kapının yanında ki cama dokundu elini havaya kaldırdı ve cama sert bir yumruk atmıştı yüzünde ne acıya dair nede hüzün belirdi,bir adım atıp.
-Emir.

-Burcu bana bak!
Ağır ağır abime döndüğümde gözümden akan iki damla yaşı sildim.
-Sana soracak veya sana kızacak o kadar sorum ve nedenim var ki ama sen kendini kurtarma peşindesin!
-Burcu vaktim yok o bizim için çok önemli.
-Abin,ya ben ben sizin için neyim burada neden buradayım Allah kahretsin.

Sinirden ne yapacağımı karıştıryordum yüzüme dokunuyordum yaptıklarıma bir sonuç arıyordum.

-Söyle yerini.
-Hayır,sizin günahlarınızın kurbanıyım ben görmüyor musun bunu göremeyecek kadar kör müsün?

Abimin öfkesi gözlerinde ki cehennem vadisinden görmüştüm saniyeler peşinden koşarken eli havaya kalktı daha kendimi savunmya geçmeden yüzüme inen tokatın etkisi ile bir iki adım yalpalayıp durdum kafamı kaldırıp bana bakan öfke gözlere bakıp.

-Git buradan,sen beni sormak yerine tokat attın sen bu günde iyi misin diyecekken bir alkoliğin eline teslim ettin benim burada senin harcadığın para için süründüğümü görmüyor musun.

Silahı yerine koydu ve tekrar gözlerime baktı bu sefer pişmanlıkta vardı acizene bakışıda nefretimi bir anda silipte atabilirdim de hala közünden alevlendirebilirdim de tek bir sözü yetecekti aslında.

-Burcu,özür dilerim ben bir anda kendimi kaybettim o şerefsiz.

Sözü kesilmişti,arkamdan Emir'in sesi bağırdıkça tüm ormanda onun ile beraber bağırıyordu.

-Süren bitti Taner.
-Kes lan!
-Evimde arama iznin yok ve sen benim evimdesin.

Derin bir nefes aldım tekrar abime dönüp.
-Git buradan,benim canımı daha fazla yakmayın.
-Seni bu piçin eline bırakmayacağım.
-Artık beni sen bile kurtaramazsın abi.
-Onun ölümü benim elimden olacak seni ben kurtaracağım sadece zaman.

Bu söylediklerine abim bile inanmıyordu belki de, arkasına dönüp arka taraftan hızlıca uzaklaştı Emir kapıyı sertçe açıp içeriye girdi gürültülü bir şekilde örttüp çıktığı yere doğru eğilip baktı sonra bana döndü.
-Ne istedi o şerefsiz abin.

Gözlerim eline kaymıştı tutup kendime çekmek isterken elini kendine çekip.
-Anlat!
-Hiç,hiç birşey istemedi.
-Ondan sormamı istemezsin!
Gözlerimi elinden çekip gözlerine kilitledim.
-O elini temizlememe izin verirsen anlatırım.
-Gerekmez,Sabrımı taşırma ve anlat!
-Elini temizlerken anlatırım.

Bir şey dememişti aşağı kattan ilk yardım çantasını alıp yukarıya çıktım biraz daha ağrısı hafiflemişti vurulduğum kısım, Emir çift koltuğa oturup yayvan bir pozisyon almıştı çokfan beni fark etmiş olacak ki kafasını bana doğru dönderip tekrar önüne döndü masada duran içki şişesinin yanına koyduğum ilk yardım çantasının içinden gerekli eşyaları çıkartıp masaya yerleştirdim oturmak için eğildiğimde canım biraz acımıştı ki.
-Ağrı kesici aldın mı?
-Evet,neden sordun?
-Fazla yavaş haraket ediyorsun da ondan bu yavaşlığın diline vurmadan anlat şimdi.

Boğazımı temizleyip söze giriş yaptım o arada pamuğa alkolü döküyordum.
-O dosyayı istedi abim.
-Hangi dosya!
Elinde ki akan kanları temizliyordum bir yandan da yeni pamuk alıyordum.
-İşte,babamın mal kaçakcılığı babamı bitirecek dosya.

MAFYA İLE AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin