Asian Boy with Flower Girl ; 𝐣𝐣𝐤 [ᴇɴᴅᴇᴅ] ᐩ¹⁸

35: hoşçakal Asyalı çocuk ile çiçekçi kız

Başlarken;

Bu fmv'yi bu kitaba özel ilan etmem gerekiyor sanki..

Sizce?

cidden birden ana sayfamda gördüm ve Taehee diye bağırdım eheeheh, neyse iyi okumalar..

Up uzun yorumlar okumaya hazırladım kendimi, ona göre..

Barbara onu havuza iten Taehyung'a havuza düşene kadar "Şerefsiz Tae-"diye bağırdı.

Bence suya düştüğü için Taehyung diyişi yarında kesildi.

Kesinlikle benimle alakası yok.

Barbaranın suya düşerken sıçrattığı sular çekişmeli parmak güreşi masasına sıçradığın da Deni, "Barbara, seni domuz! Bu kadar su sıçratmak için çabaladın mı?"diye çıkıştı.

Yoongi, bu olaya sessizce gülerken Jimin kahkahalar atıyordu.

Şey, Jimin güldüğünde önünü göremez. Bu yüzden havuzaki kişi sayısı birden ikiye çıktı.

Seokjin Jimin'in dikkatsizliğine söylenirken Namjoon elini onun omzuna koyarak, "Bizimkileri bilmiyorsun sanki Jinnie."dedi. "Onlar için bu kadar endişelenme.."

Seokjin dramatik bir anne edasıyla iç çekerken Hoseok'un Garson taklidi ile getirdiği içecek tepsisine hamle yaptı.

Hoseok, "Hyung, zaten tepsiyi zor dengede tutuyorum, nazik ol."diye söylendi. Seokjin'in ona attığı bakıştan sonra bütün meyve suyunu kafasında aşağı dökeceğini düşündüm.

Jungkook'un "Taehee, burada napıyorsun?"dediğini duyduğumda camın kenarından çekilip ona doğru döndüm.

"Bavulumdan bur şeyler almam gerekiyordu, beni mi arıyordun?"dedim.

Nemli saçlarını karıştırarak kendini yatağa bıraktı, "Kim nerede kiminle kalacak diye plan yapıyordum."dedi. "Bildiğin gibi herkes evimi otel olarak kullanacak."

Yanına doğru uzanıp iki yaka açtığı kollarının arasına girdim, "Eh, buradaki son günümüzü beraber geçirmek istiyoruz."dedim. "Bence kalınacak en uygun yer bu kocaman ev."

Bakışlarını tavandan kollarının arasınaki bana indirdi. "Seninle yalnız kalmak istiyordum, biliyorsun ya.."diyerek elini belime koydu. "Aslında hazır herkes aşağıdayken belki.."

"Yah! Kook!"diyerek elimi elinin üzerine koyarak onu durdurdum. "Sen söyledin herkes aşağıda, ya biri gelirse?"

Kollarının arasından çıkarak yataktan kalktım, "Borcum olsun."dedim.

Çabuk pes edecek gibi değildi. Çıkmaya yeltendiğimde hemen kapıyla arama girdi. "Tae, lütfen.."dedi.

Güldüm, aklıma onu çiçekçinin kapısında bulduğum sabah geldi, bir bardak kahve için bile yaptığı inatlaşmayı kazanan biriyle uğraşmaya çalışıyordum.

Yine de onunla uğraşmak eğlenceliydi,

Elimi düğmelerini iliklemediği kısa kollu yaz gömleğinin açıkta bıraktığı göğüsünün üzerine koydum.

"Yani sen.."diyerek yakasıyla oynadım, "Jimin'in kahkalarını duyarken seks yapalım istiyorsun öyle mi?"

Gözlerini devirip tek eliyle bacağımı kavradı, "İnan bana kendi inlemenden onu duyamayacağını garanti ederim Tae."dedi. Bakışları iddialıydı. Onun gibi.