Uyandığımda her yer karanlıktı. Biraz fazla uyudum galiba ama hoca benimle konuşacaktı niye kaldırmadı acaba diye düşündüm. Evin ön kapısından içeri parlak bir ışık sızıyordu. Yavaş adımlarla gittim ışığın kaynağıyla aramızda yaklaşık 15 adım mesafe vardı. Göremediğim için bi 10 adım daha yaklaştım. Yine göremiyordum. Işık kaynağının yanına gittim ve gördügüm şey karşısında büyülendim. Saf ışık yanımda dikiliyordu. Bana bilmediğim dilde birşeyler söyledi ama söyledikleri beynimin içinde yankılandığında anladım. Dua et! Allah seni korur. Bizim az ötemizde yine arkası dönük hoca duruyordu. Yaklaşmaya çalıştım ama sanki ışık beni çağırıyordu. Yine aynı şeyi söyledi. Bende bildiğim duaları okumaya başladım. Hocanın titrediğini görüyordum. Sonra hoca arkasına döndü elinde yine gözleri ve dili çıkarılmış karısının kafası vardi ama bu sefer 2 kafa tutuyordu. Diğerini göremeden uyandım.
Kalktığımda hoca ve karısı yanımdaydı, korkma biz burdayız dediler ama bu söz bana eskisi kadar güven vermedi. Hoca beni kaldırdı ve odasına gittik. Benimle konuşmak istediğini söylemişti.H:Oğlum sana birşey önermem lazım.
B:Söyleyin hocam
H:Seni sevdiğimi bilirsin, başına birşey gelsin istemiyorum. Bu ritueller sırasında okuduğumuz dualar çok tehlikeli. Bu duaları okuduğun gün başka dua okumaman lazım dedi.
B:Tamam hocam, okumamaya çalışırım dedim.
Sonra herkez odasına çekildi uyumaya.
Ben yatağa girdiğimde hemen dua okumaya başladım. Bu işin içinde bir iş vardı. Artık hocayada güvenmiyordum o yüzden Allaha sığınacaktım. Dualarımı okudum ve Ayet-el kürsi ile bitirdim. Bu sırada kapının arkasında hararetli nefes alışverişler duyuyordum. Buda uyumama engel oluyordu. Ilerleyen saatlerde uykuya daldım ne kadar istemesemde. Rüyamda yine aynı yerdeyim bu sefer saf ışık hocanın olduğu yerde hoca kapının önünde. Işık beni çağırıyordu ama hocanın yanından geçmem gerekiyordu. Buna cesaretim yoktu. Cesaret edemediğim için ışık yavaş yavaş sönüyordu ve tamamen söndüğünde uyandım. Sabah kalktım, hoca ve karısı odada oturuyorlardı. Yanlarına gittim ama dikkatimi hocanın karısının elindeki bandaj çekti. Ne olduğununu sordum ama kadın birşey yok dün gece elimi kestim yanlışlıkla dedi. Hiç inandırıcı gelmemişti...
Hocadan bir arkadaşımla buluşmaya gitmek için izin istedim. Kabul etmedi ama rituele yetişeceğimi söyledim ve baya ısrar ettim. Sonunda kabul etti ve kemallerin evinin yolunu tuttum. Kemalim babanesi onlarla yaşıyordu. Babanesine bu kuyu olayını başından anlatmasını istedim anlatmaya pek gönüllü değildi ama kemal ve benim ısrarlarıma dayanamadı.Kız her gece evden gidip sabaha geliyormuş. Ama her geldiğinde vücudu ıslakmış kıyafetleri de. Arif hoca onu takip etmiş birgün(Arif hoca derken yüzünü ekşitti) kuyuya gittiğini görmüş. Kızı kurtarmak için birşeyler yaptı. En sonunda ben yapamam bunu deyip başindan savdı kızı. Köy halkı olarak buna tepki gösterdik. Kızı iyileştirmez ise onunla aramıza mesafe koyacağımızı söyledik. Ertesi gün kız sabah geri gelmedi.1 ay sonra kuyudan iğrenç kokular gelmeye başladı (1 ayda farkedilecek hale gelmiş.) Köyün gençlerinden biri kuyuya inip bakmaya karar verdi ve bizde ona destek çıktık.
Kuyuya halat ile inip çıkabileceği bir düzenek kurduk. Yukarıdan birkaç kişi tutacak oda aşağı inip bakacaktı. Aşağı varması yaklasık 1 dakika sürdü. 1 dakika sonra kuyudan yankılanarak çok yüksek bir çığlık geldi ve oğlanı yukarı çektiler. Oğlana ne olduğunu sorduğumuzda konuşamadı. Konuşma kabiliyetini kaybetmişti...
Aşağıda ne olduğunu ögrenmek zorundaydık bu yüzden muhtarımız bağlı olduğumuz belediye başkanını arayıp haber verdi ve köyümüze arama kurtarma ekibi gönderdiler. Ekip kuyuya 2 kişi inecekti üstlü altlı. indiler ve ilk çıkanın yüzü bembeyaz olmuştu. ikinci çıkanın kucağında ise kızın bedeni vardı fakat bedeni yer yer yakılmış,yer yer ısırılmış ve oyulmuştu. Kızın ailesi bunu görünce başka bir yere taşındılar ve kızlarını oraya gömdürdüler.
Sonra bana bakıp sen bu olayı neden şimdi soruyorsunki dünkü olay yüzündenmi dedi. Dünkü olayın ne olduğunu sorduğumda
-Dün gece kuyunun başında hocanın karısının eli kesilmiş bir şekilde bulundu. Bunu kim niye yaparki dedi.
O an ne kadar büyük bir şeyin içinde oldugumun farkına vardım.
Akşama hocanın yanına gitmem gerekiyordu. Önce eve uğradım annem ve babam biraz telaşlı bir şekilde hocanın karısı iyimi ne oldu falan sorular sordular bende iyi diye geçiştirdim. Istersen gitme dediler bu teklif o kadar cazip geliyordu ki ama gitmem lazımdı bu olayı çözmeliydim yoksa zaten sonum iyi değildi. Bişey olmaz dedim annemle babamla vedalaştım sıkı sıkı sarıldım onlara. Helallik istedim biraz garipsediler ama öylesine dedim. Iyice vedalaştıktan sonra evden çıkıp hocanın evini yolunu tuttum.
Eve vardığımda hocanın karısı açtı kapıyı eline baktım çaktırmadan hala bandajla sarılıydı ama o bandajın altında birşey olmadan duramazdi ki! insan olmayan eline bandaj sarabilir mi? iNSAN yapabilir mi bunu? içeri geçtim hemen hazırlıklara başladık yine aynı sıvıyı elime ve kollarıma sürdü aynı şeyler tekrarlandı. Hocayla ayni anda okumaya başladık. Bu sefer sadece sol alt düşmüştü. 4 mum yanıyordu yıldızda. Düşen mumların sayısı 1 e kadar düşmüstü. Acaba hiçbiri düşmeyince ne olacaktı. Yıldızın tamamlanmasını istemiyordum ama merak da ediyordum. Rituelden sonra vakit geç olmuştu. Yatağa gittim ve yine dua okudum. Sanki dua okumasam o kapının arkasında nefes alan şey gelip boğazıma sarılacak gibi. Sabah kalktım. Hocanın karısı yoktu evde. Hocaya sordum, markete gittiğini birazdan geleceğini söyledi. Dışarı çıkmak için izin istedim ve cevap vermeden dışarı çıktım. Geçerken kemallere uğradım ve babanesi bana daha önce köyde hiç görmediği bir kadının bizim eve doğru yürüdüğünü söyledi. Ayağa kalkmamla kemallerin evinden çıkmam bir oldu...
Eve vardığımda annem açtı kapıyı normal görünüyordu.
A:bir kadın seni sordu
B:nasıl bir kadın?
A:buralı değil galiba, siyah saçlı kahverengi gözlü 70 yaşlarındaydı. Seni neden sormuş olabilir oğlum?
B:Bilmiyorum anne sen ne cevap verdin
A:Evde yok, Arif hocanın evinde dedim ve hocanın evini tarif ettim.Anlaşıldı, yine o eve dönmem gerekiyordu ama bunun bir aptallık olduğunu biliyordum. Şimdi böyle gidersem bu sonum olurdu. Kemallere gittim. Sonradan yaşanan olayları anlatmıştım zaten ona ama bu olayıda anlattım ve ne yapmam gerektiğini sordum.
-Valla bilmiyorum kanka ama kesinlikle o ritueli tamamlamamalısın.
Kemalin babaanesi odaya girdi. Anlattıklarımızı duymuş olmalıki oğlum o annenin tarif ettiği kadın hocanın ölen kız kardeşiyle tıpa tıp uyuşuyor dedi, iyife afalladım. Kemal bile bilmez ama kemalin dedesi bu işlerde bilgiliydi. Bende ona yardım ediyordum. Arif hocada birşeyler olduğunu biliyorduk her zaman ama kanıtlayamamıştık,bu anlattıkların düşüncelerimi haklı çıkarıyor dedi. Kemalin dedesinin hocası varmış,o *** köyündeymiş. Hocası dediğimde kendinden biraz daha bilgili bir insan, danıştığı bir kişiymiş. Arabayla 11 saat sürer yürü sizin eve gidelim babanla ben konuşurum dedi.

YOU ARE READING
Türkiye De Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olayları 3
HorrorSerinin bu 3. Kitabinda hikayelerimize hiz kesmeden devam ediyoruz