Bu bölüm Tomato1324'e yani nam-ı değer Serhat'a ithaf edilmiştir.
( Zend'i birisiyle shipleyelim artık kuş yavaş yavaş yuvadan uçmaya hazır :D )( Bölüm 35 - Yılan Atası )
Haru karşısında gördüğü iki sarı gözden sonra bir saniye bile beklemeden Hotaru Lin'e "Kaç!" diye bağırarak geriye doğru kaçmaya başladı. Az önce bütün güçlerini ortaya koyarak yaptıkları devasa saldırı Yaokai Bölgesi'ni yok edebilecek düzeyde bir güce sahipti. Fakat bu değişik yılan garip bir büyülü bariyerle bu saldırıyı etkisiz hale getirmişti. Saldırının yıkıcı gücünden geriye sadece oluşturduğu hava basıncı kalmıştı.
Hotaru Lin Haru'nun sözlerini duyduktan sonra niyetini anlayarak hemen ondan farklı bir yöne doğru koşmaya başladı.
Güçleri tükenmiş olsada hala dev yılana karşı sayı avantajına sahiplerdi. Dev yılan zıt yönlere kaçan iki kişiden Haru'yu takip etmeyi seçmişti. Çünkü Haru aynı zamanda Hotaru Lin'e kaç diye bağırarak dev yılanın dikkatini çekmişti.
Dev yılan biraz önce ki saldırıyı engellemeyi başarsada düşmanlarını küçümsememesi gerektiğini anlamıştı. Çünkü binlerce yıllık hayatında sadece üç kez bu kadar büyük güçte bir saldırı almıştı. Fakat biraz önce aldığı saldırı diğer iki saldırıdan çok daha ürkütücüydü. Diğer saldırıların aksine son aldığı saldırı içinde bir çok elementin saf gücünü barındırıyordu.
Bu yüzden bu saldırı aslında kendi yönünden hayatı boyunca düşmanlarından aldığı en büyük saldırıydı. Neyse ki dev yılan aynı zamanda Yılan Atası'nın gücüne sahipti. Her canavarın binlerce yıl boyunca varlıklarını sürdürmelerini sağlayan güçlü bir atası olurdu.
Bu ata o bin yıl içinde en güçlü olan canavardan seçilirdi. Canavar ataları aynı zamanda büyük bir güce sahiplerdi.
Çünkü binlerce yıl boyunca varlıklarını devam ettiren diğer canavar atalarının gücünü ve bilgeliğini taşırlardı. Canavar atalarının en önemli görevi kendi soylarının devamlılığını sağlamaktı. Bunun için oldukça güçlü oluyorlardı. Bir canavar atasının ölmesi o bin yıl içinde ölen canavar atasının türünde ki canavarların neslinin tükenme noktasına gelmesini sağlardı. Hatta bu gezegenin tarihinde sırf canavar ataları öldürüldüğü için yok olan onlarca tür canavar vardı. Haru ve Hotaru Lin bunlardan tamamen habersizdi.
Dev yılan Haru'ya tam atılacağı sırada Haru'nun tehlikede olduğunu fark eden Hotaru Lin zeminde bulduğu bir taşı yılanın kafasına fırlattı.
Dev yılan öfkeyle tısladıktan sonra olduğu yerde yarım tur dönerek kuyruğu ile Haru'ya sertçe vurdu. Bunun sonucunda tamamen savunmasız olan Haru en az yirmi metre kum zemin üzerinde takla atarak sonunda bir kum tepesinin içine gömüldü.
Haru canı şiddetli bir şekilde yansada bir an bile duraksamadan boyutsal yüzüğünün içinden üç tana enerji kristali çıkardı. Kanyona geldiğinden beridir kaynak canavarlarının enerji kristallerini topluyordu. Sıradan bir insana göre enerji kristallerini çok daha hızlı özümseyebildiği için gücünün bir kısmını bu enerji kristalleri ile yenileyebilirdi.
Hotaru Lin'in tehlikede olduğunu bildiği için elinden geldiğince acele ediyordu.
Sıradan insanlara göre daha güçlü olan bedeni olmasa dev yılanın kuyruk darbesi ile ömrü boyunca sakat kalacağından emindi. Çünkü dev yılanın kuyruğu bile oldukça güçlüydü. Haru gücünü biraz yenileyince hemen kum tepesinin içinden çıkarak Yolan Adımları tekniğini kullandı.

YOU ARE READING
Ko-Haru
FantasyHer bölüm 2000 kelimedir. Light Novel türünde yazdığım üçüncü hikayemdir. Bilinen bütün evrenlerin yöneticisi olan Ko Hanedanı'nın genç prensi Haru on sekizinci yaş gününde Kutsal Güç Testi'ne girer. Test sonucuna göre Ko Hanedanı'nda uygun bir...