İkinci Kitap ( Krallık Savaşları ) Bölüm 27 - Hotaru Lin

5.3K 552 72
                                    

Bu bölüm yorumlarda firsti alan kişiye ithaf edilmiştir.
( Katılmak isteyenler için Ko-Haru facebook grubunun adresi https://www.facebook.com/groups/KoHaruWattpad/ )

( Bölüm 27 - Hotaru Lin )

Haru'nun gördüğü şey mağarayı aydınlatacak kadar parlak sarı renkte uzun saçlar oldu. Beyaz ışık dağılmaya yüz tuttuğu sırada Haru'nun bugüne kadar gördüğü en güzel kadın ortaya çıktı. Yuvarlak bir yüz, küçük bir burun, hafifçe iri olan ve parlayan siyah renkli gözler ve dolgun dudaklar ile birlikte gerçekten güzel bir kadındı. Teni oldukça beyazdı. Kadının görünüşü saf bir görüntü oluşturuyordu.

Haru kadının güzelliğine gerçekten kapılmıştı. Fakat sadece bir saniye sonra içinde ki bütün iç güdüleri reddederek başını çevirmek zorunda kaldı. İç güdüleri ile bugüne kadar girdiği en büyük savaşa girmişti. Bütün iç güdüleri kadına bakmasını söylesede Haru inatla bakmıyordu.

Çünkü kadının üzerinde hiç bir kıyafet yoktu. Haru üzerinde bir kıyafet olmasada Tmyrin Ejderi formunda olduğu için bir sorun yoktu.

Fakat iç güdülerine bakılırsa burada durmaya devam edemezdi. Haru hiç bir şey demeden mağaradan ayrıldı. Mağaranın sağ tarafında gördüğü ormanlığa doğru koştu. Kadını o şekilde bırakması büyük bir kabalık olsada bunu yapmak zorundaydı.

Hemen ikisi içinde kıyafet bulması gerektiğini bildiği için ormanlık alanı hızlıca geçerek açıklık alana çıktı. Bir seviye olsada Yolan Adımları tekniği onun hızını arttırmasını sağlamıştı. Tmyrin Ejderi formuda belli bir çevikliği ona sağlıyordu. Bu iki güç sayesinde açıklık alana çıkmış ve koku duyusuna güvenerek ormanda yolculuk etmeye başlamıştı. On dakikalık bir koşunun ardından büyük bir tarım arazisi bulmuştu.

Kare şeklinde bölünen yüzden fazla tarım alanı ufka kadar uzanıyordu. Anlaşılan burası büyük bir şehirin tarım alanıydı.

Alanda bulunan sayılamayacak kadar çok çiftlik vardı. Haru bir çiftliğin içine gizlice girdi. İnsanlara görünmemek için çok büyük bir çaba harcadıktan sonra çifliğin içinden ikisi içinde kıyafet buldu. İsmini bilmediği kadın için üzeri renkli çiçeklerle dolu bir elbise ve içlik almıştı.

Kendisi içinde keten bir pantalon ile keten bir gömlek ve hasır bir şapka almıştı. Bir çiflikten aldığı kıyafetlerin çeşitliliği olmasını bekleyemezdi. Kıyafetleri aldıktan sonra bulduğu bir süt kovasını ve biraz ekmeği yanına aldıktan sonra çiflikten gizlice ayrıldı. Fakat onu fark eden çiftçiler korkudan çığlık atarak kaçmaya başladılar. Halan beş metre boyunda bir Tmyrin Ejderi'ydi.

Yüzünün çirkinliğinide hesaba katarsak kaçmaları son derece normaldi.

Haru orada daha fazla kalmayarak hızlıca mağaraya geri döndü. Boşta kalan bir eli ile mağaraya dönerken biraz odun toplamıştı. Keskin pençeleri ile odunları kesmek sorun olmamıştı. İşini tamamlayıp mağaranın girişine ulaştı.

Bakışlarını yere çevirerek mağaranın içine girdi. Aynı zamanda da "Sana kıyafet ve birazda yemek getirdim. Neredeysen ortaya çık" dedi. Neyse ki kadın onu duyduğu için ortaya çıkmıştı. Fakat karşısında yere bakan utangaç bir Tmyrin Ejderi görünce kadın kahkahalarla gülmeye başladı. Haru düştüğü durumdan dolayı bildiği en okkalı küfürleri içinden etmekle meşguldü.

Kadın bir süre güldükten sonra elinde ki kıyafetleri almıştı. Haru kıyafetleri ve erzakları bırakınca kendi kıyafetlerini alarak mağaranın derinliklerine ilerledi. Yeterince uzaklaştıktan sonra aurasını kalbinde ki kaynak canavarının ruhuna odaklamayı bıraktı.

Ko-HaruDonde viven las historias. Descúbrelo ahora