Ariya odasında bebekleriyle ilgilenirken Berken Hevdemin dediklerini düşünüyordu. Nasıl boşanacaktı ki. Onlarda boşanma yoktu. Hem tek başına bırakmazdı Hevdemi. Bu onu kullanmak olurdu. Sırf bebek doğuramayacagi için ondan kurtulmak gibi olurdu. Fakat bir yandan da herkes için en iyisi bu gibiydi. Belki Berken Hevdem ile boşanirsa herkes mutlu olacaktı. Herkesin mutlu olması için bu evlilik bozulmaliydi belkide.
➰
Ferman ve Ecrin İstanbula gittiklerinde herkesin içi buruktu. Berken her ne kadar bu fikire karşı olsada saygı duymak zorundaydı. Hem Hevdem ile bir karara varmaliydilar. Pusat ise marketten aldıklarını arabaya taşırken marketten çıkan o kız ve babasına baktı. Garipti. Kız güzel değildi . Dikkat çekici bir yanı da yoktu. Kıvırcık asi saçları dışında. Kahverengi kıvırcık saçları vardı. Ve gözleriyle de uyumluydu. Üzerinde ise sadece tulum vardı. Tam çiftlik kızıydı aslında. Pusat elindekileri yerlestirdikten sonra arabasına bindi ve konağa doğru sürmeye başladı. Sonuçta 18 yaşına girmişti. Ve neredeyse 19 olacaktı . Yani ehliyeti vardı ve gayet güzel araba kullanırdı. Annesi ve ağabeyinin ölümünden sonra araba kullanırken herşeye dikkat ediyordu.
➿
Berken karşında boşanmak isteyen karısına baktı. Cidden bu sözleri Hevdem mi söylemişti. O hırslı ve asla vazgeçmeyen kadın bugün kendisine boşanmak istediğini söylüyordu. Berken şaşkınlığını birturlu gizleyemiyordu.
"Hevdem sen. Sen ne dediğinin farkında mısın? ?
Farkındaydı. Belkide hayatı boyunca verebileceği en zor kararı vermişti. Ama o da rahat ve huzurlu yaşamayı istiyordu. Ve bir süre düşündükten sonra paranın hiçbir değeri olmadığını anladı. O sevgi istiyordu. Hepsi bu.
"Berken belkide en iyisi budur. Ben mutlu olmak istiyorum sen bana iyi gelmiyorsun artık. Anladım ki Ariya ve sen birbirinize aşıksınız ben gitmek istiyorum."
Berken derince bir nefes alıp elini saçlarına daldırdı. Düşünecekti.
"Pekala şimdilik öyle oldun daha sonra tekrar konuşucaz"
Diyerek odadan çıktı Berken. Ariyanin yanına gidip bebeklerine baktı. O kadar güzeldi ler ki. Bir an bunları ben mi yaptım diye düşünmeden edemedi Berken. Ariya Berkeni görünce kocaman gülümseyip eliyle gel işareti yaptı. Berken yatağın yanına gidip Ariyanin alnından öptü. Ariya artık bebeklerine bir isim vermek istiyordu. Ve bu konuda tek başına karar vermezdi.
"Berken isimleri ne olsun?"
Açıkçası Berken ne isim vereceğini bilmiyordu.
"Güzelim sen ne koymak istersen o olsun"
Ariya kendinize güzelim diyen adama hayranca baktı. Bu adama deli gibi aşıktı. Bunu inkar edemezdi. Ve Berken çok yakışıklıydı. Ariya bebeklerine bakıp tekrar Berkene döndü.
"Arel ve Aras hı ne dersin"
"Daha güzeli olamaz"
Diyerek eliyle gözleri kocaman olan bebeği gösterip "Bu Arel " Daha sonra daha kısık gözlü olan bebeği gösterip "Bu da Aras olsun " Dedi.
Konak herzamanki gibi sessizdi ama herkes mutluydu. Bebekler herkesi sevindirmisti. Bebekleri yataklarına yatırıp aşağıya inen ikili onları izleyen Hevdem den habersizdi. Onların mutluluğu Hevdemin mutsuzluğuna eşitti. Berken ve Ariyanin indiğini gören Hevdem bebeklerin olduğu odaya doğru ilerledi. İkiside kusursuzdu. Yanlarına gidip onlara öfkeyle baktı. Neden onunda çocuğu olmuyordu ki. Neyi eksikti .Elini Arasa uzatıp başını okşadı ilk ne kadar kızsa da bebeklerin bir suçu yoktu. Diğer elinde bir baskı hissedince Arel in parmağını tuttuğunu gördü . Ve içindeki bütün kin bir anda kayboldu. Gözünden akan yaşlara engel olamadı. Hayat çok acımasızdı. Hıçkırıklarına daha fazla mani olamayıp odadan hızla ayrıldı. Kendini banyoya kilitleyip ağlamaya başladı. Madem birilerinin mutlu olması için kendisinin mutlu olması gerekiyordu. O zaman Hevdem bu oyundan çekiliyordu. Berken in jiletlerinden birini alıp bileğine bastırdı. Bu kadar acı yeterdi. Bekliyorum ölünce mutlu olurdu. Kan bileklerinden sicim sicim akarken acıyı düşünmedi bile. Banyo kıpkırmızı kana bulanırken Hevdem sarhoş gibiydi. Deli deli kahkaha atarken bir yandan da ağlıyordu. Belkide delimisti. Sonuçta hangi akıllı insan intihar eder di ki. Can almak o kadar kolay değildir bu kendi canımız olsa bile.(yazar burada sakın intihar etmeyin demek istiyor sjsj)
Görüşü bulaniklasirken kendisini sonsuz karanlığa bıraktı. Ve söz sözleri şu oldu. "Elveda acılar elveda zalim dünya"
Berken üzerini değiştirmek için odaya çıktığında Hevdemi yatakta uyurken görmeyi umuyordu. Ama odada kimse yoktu. Üzerinde kileri çıkartıp yeni kıyafetler giydi. Kirli kıyafetleri bir köşeye atıp odadan çıkacakken banyo kapısının altından odaya geçen kırmızı kanı gördü. Gözleri korkuyla açılırken hızla banyo kapısını açmayı çalıştı. Ama lanet kapı kilitliydi.
"Hevdem orda mısın? Bu kan ne? Hevdem"
Diyerek kapıya omuz atamaya başladı. Ama kapı bir türlü açılmıyordu. Sesleri ve gürültüyü duyan Ariya ve Pusat hızla Hevdemin odasına doğru koşturdu. Ariya yerdeki kanı görünce ağlamaya başlamıştı bile. Pusat olayın şokuyla abisine döndü.
"Abi neler oluyor.?'
Berken kapıya omuz atmaya devam ederken gür sesiyle bağırdı.
"Bilmiyorum anladın mı bilmiyorum. Ve siktiğimin kapısı ne bok varda açılmıyor."
Diyerek kapıya sert bir tekme attı. O anda kapı gelen sert darbeyle yerle bir oldu . Yerde kanlar içinde yatan Hevdem herkesi korkutuyordu. Ariya Hevdemi kanlar içinde görünce esaslı bir çığlık attı. Gözlerini Berkene çevirip sesinin güçlü çıkmasını umarak konuştu.
"Yaşıyor mu?"
Berken hızla Hevdemin bileğini tutup nabzını kontrol etti. Ama sikik nabız yoktu işte. Hırsla Pusata dönüp bağırdı.
"Pusat çabuk arabayı hazırla. Çabuk!"
Pusat olayın şokundan kurtulup hızla odadan çıktı. Berken yanında ağlayan Ariya ya bakıp
"Ariya bebeklerin yanına git ağlıyorlar"
Dedi. Tek amacı onu burdan uzaklaştırmaktı. Hevdemi kucağına alıp odadan çıktı. Merdivenleri hızla inip konaktan ayrıldı. Arabaya binip Hevdemi kucağına aldı.
"Pusat hızlı sür çabuk "
Araba hızla ilerlerken Berken Hevdemin bileğinden akan kanları izliyordu. İntihar edecek kadar ileri gitmiş olamazdı.
"Sikeyim. Pusat daha hızlı. "
Pusat gazı kökledi. Hastaneye vardıklarında Berken kucağında Hevdem le acile giriş yapmıştı bile.
"Doktor acil yarım edin. Siktiğimin hastanesinde bir doktor bile yok mu"
Deli gibi bağırırken yanına sedyeyle gelen doktorları görmüyordu bile. En sonunda fark ettiğinde Hevdemi sedyeye yatırıp doktorları izledi.
"Hasta çok kan kaybetmiş. Ameliyathaneyi hazırlayın. "
Aradan geçen 2 saat sonunda Serhat ağa da Pusat ve Berkene katılmıştı. İlk olarak konağa gidip Ariya torunlarına bakmış daha sonra hastaneye gitmişti. Ameliyathanenin kapısı açıldığında herkes ayağa kalkıp doktorun konuşmasını bekledi. Ve beklemek ölüm kadar yorucuydu.
İştebölün geldi biraz kısa gibi ama elimdengeldiğince yazmaya çalıştım. Bir sonraki bölüm final. Kendinize iyi bakın.
Sevgi Kahyaoğlu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Arkadaşlar @happygirlzz yazdığı Acılı gelini okursanız sevinirim. Gerçekten çok güzel. Bence bir bakın