Deryadan Damlalar...

Namahreme bakmak

@svdpknc adlı kişiye ithafen
Mahrem: İslam da evlenilmesi yasak olan kişi.(Nikâh düşmez.)
Namahrem: Mahrem olmayan kimsedir. Nikâh düşer.
Mahremiyet sürekli mahremiyet ve geçici mahremiyet olmak üzere ikiye ayrılır.
Sürekli mahremiyet: Evlenilmesine hiçbir zaman müsaade edilmez. Kan bağı olan akrabalar; torun, evlat, anne, baba, dede, nine, kardeş, teyze, hala, dayı, yeğen, amca gibi.(Sürekli mahremiyet durumuna sıhrî akrabalık ve sütanne müessesi de dâhildir.)
Geçici mahremiyet: Geçici mahrem olan kimseler ile mahremliklerine neden olan durumlar ortadan kalktığında evlenilebilir. Örneğin eşin teyze ve halaları gibi.
ﻗُﻞ ﻟِّﻠْﻤُﺆْﻣِﻨِﻴﻦَ ﻳَﻐُﻀُّﻮﺍ ﻣِﻦْ ﺃَﺑْﺼَﺎﺭِﻫِﻢْ ﻭَﻳَﺤْﻔَﻈُﻮﺍ ﻓُﺮُﻭﺟَﻬُﻢْ ﺫَﻟِﻚَ ﺃَﺯْﻛَﻰ ﻟَﻬُﻢْ ﺇِﻥَّ ﺍﻟﻠَّﻪَ ﺧَﺒِﻴﺮٌ ﺑِﻤَﺎ ﻳَﺼْﻨَﻌُﻮﻥَ
''Mü'min erkeklere söyle: Gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. Bu kendileri için çok temiz bir harekettir. Şüphesiz ki Allah(c.c) kullarının yaptıklarından hakkıyla haberdardır.''(Nur;30)
Allah-ü Zülcelâl iman eden Müslüman erkeklere emrediyor:''Harama bakmaktan sakının!''Bu ayet-i kerime ile Müslüman erkeklerin namahreme bakması kesin bir dille men edilmiştir.
ﻭَﻗُﻞ ﻟِّﻠْﻤُﺆْﻣِﻨَﺎﺕِ ﻳَﻐْﻀُﻀْﻦَ ﻣِﻦْ ﺃَﺑْﺼَﺎﺭِﻫِﻦَّ ﻭَﻳَﺤْﻔَﻈْﻦَ ﻓُﺮُﻭﺟَﻬُﻦَّ
''Mü'min kadınlara da söyle: Gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar, iffetlerini korusunlar...''(Nur;31)
Bir önceki ayette erkeklerin namahreme bakması yasaklanırken, devamındaki ayette ise iman etmiş Müslüman kadınlarında namahreme bakması kesin bir dille yasaklanıyor.
Nitekim Allah resulü(s.a.s) bir hadis-i şerifinde;''Ennazaru sehmi min sihemi iblis...''(Hâkim, Müstedrek).Mealen:''Harama bakmak şeytanın zehirli oklarından bir oktur.''buyurmuştur. Devamında ise ;''Allah'tan korktuğu için harama bakmayı terk eden kimseye, mükâfat olarak Allah öyle bir iman verir ki, onun tadını kalbinde hisseder.''buyurmuştur. Allah bizleri imanın tadını kalbinde hissedenlerden eylesin. Âmin. Ancak harama bakmak neticesinde 'zehirli ok'un şeytan tarafından insana atılacağı bildiriliyor. O ok yendiği vakit ise zehri zihne işliyor, kalbe işliyor, ruha işliyor ve kişi imanından lezzet alamaz hale geliyor.
Nitekim Ahmet Es-Serahsi(k.s) hazretlerinin yazmış olduğu fıkıh kitabının,'haram-helal' bölümlerinde hadis olarak geçen ve namahreme bakmak ile alakalı nakli şöyledir:''Kim namahrem bir kadının güzelliklerine şehvetle bakarsa, kıyamet günü gözlerine eritilmiş kurşun dökülecektir.''
Kısacası Allah-ü Teâlâ Cibril-i emin vasıtasıyla habibi Muhammed Mustafa(s.a.s)'ya gönderdiği Kur'an-ı azimüşşanında Müslüman erkeğin namahrem kadına, Müslüman kadının namahrem erkeğe bakmasına dahi müsaade etmiyor.''...İnnallahe habirun bima yesteu.''(Nur;30).Ayetiyle her şeyden hakkıyla haberdar olduğunu söylüyor ve azabıyla tehdit ediyor.
Ancak gayri ihtiyari biran bakılacak olandan ya da o anlık göze çarpacak olandan gözlerini hemen çevirmek kaydıyla kişi sorumlu tutulmuyor. Hadis-i şerifte:''Ya Ali, bakış bakışını izlemesin. Birinci bakışa günah yazılmaz ancak ikinci bakış aleyhinedir.''buyrulmuştur. Ancak burada zikredilen 'bakış, göze çarpmak' kelimeleri 'fark etmek' manasında kullanılmıştır. Kişi eğer müşahede(Gözle görmek. Seyrederek anlamak) etmeden namahremi teşhis(Şekil ve suret verme. Seçme, ayırma)ediyorsa yine hemen gözlerini sakınmalıdır.
Unutulmamalıdır ki Allah-ü Teâlâ kalplerin hâkimidir. Ne düşündüğümüzü, ne düşüneceğimizi bilir. Allah(c.c)yaptıklarımızdan hakkıyla haberdardır. Bilakis yaşantımız edep çerçevesinde olmalıdır. Nitekim resulullah:''Hayâ ve iman bütünüyle birbirinin arkadaşıdır. İkisinden biri kaldırılırsa diğeri de kaldırılır.''(Hâkim, Beyhaki)buyurmuşlardır.
Görüldüğü gibi ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerle namahreme bakılması dahi yasaklanıyor. Kaldı ki konuşmak ve yahut şakalaşmak ne nispette azaba müstelzimdir. Müsned-i Haris'te geçen şu hadis-i şerif burada kesin ölçüyü koymuştur.''Men fekehe imraeten lemtehılle lehü binni kehışşerıyyi vele yemlikühe hubise bikülli kelimetin elfe amin finnar.''Mealen:''Her kim kendisine dini nikahla veya milk-i yemin ile helal olmayan kadınla şakalaşırsa, konuştuğu her kelime karşılığında, bin sene cehenneme hapsedilir.''buyrulmuştur.
Bir başka hadis-i şerifte kadınlara hitaben:''Ey kadınlar, ancak mahreminiz olan erkeklerle konuşun, mahreminiz olmayanlarla konuşmayın.''(İbni Said)buyrulmuştur.
Tokalaşmak ile alakalı ise el Camiu's Sağir(h. 7216)'da geçen, ve büyük hadis münekkitlerinden olan Muhammet Nasırüddin el-Elbani hazretleri gibi pek çok alimin sahih olduğuna ittifak ettiği, Taberaninin kaynaklık ettiği hadis şöyledir.''Len yed ane fi ra'si ehadiküm bimihyedin min hadid.Hayrun lehü min enyemesse imraeten le tehıllü lehü.''Mealen:''Sizden birinizin başına demir şiş ile dürtülmesi,helal olmayan bir kadının elinin tutulmasından daha hayırlıdır.'' İnsanın dünyada başına demir şiş batırılması, elbette helal olmayan bir kadının elinin tutulması neticesindeki cehennem azabına nispetle çok hafiftir. Fani ile baki bir olur mu? Demir şişten nasıl sakınılırsa namahrem eline dokunmaktan da aynı şekilde hatta daha fazla sakınmak gerekir. Dünya acı ve elemi fanidir, ancak ahiret elemi çok acıklı ve bakidir.
İmam Ebu Bekr el Buhari hazretlerinin Şir'atül İslam kitabında şu hadis-i şerifi rivayet eder.''Men iltezeme imraeten haramen gurrine meaşşeyedıni fi silsiletin sümme yü'meru bihi ilennar''.Mealen:''Her kim yabancı bir kadınla kucaklaşırsa, şeytanlarla beraber zincire vurulur ve sonra ateşe atılması emredilir.''buyrulmuştur.
Allah-ü Teâlâ cümlemizi bu ayet ve hadislerin azaplarına muhatap olacak işler yapmaktan muhafaza eylesin. Âmin. Allah peygamberiyle emir ve yasaklarını böylece açıkladı. Allah(c.c)'a tam bir teslimiyet ile iman eden ve peygamberine itaat eden bir Müslüman ayet ve hadisleri şiar edinir ve ona göre yaşar. Muhakkak bizim için bunda birçok faydalar vardır. Aksi halde Allah'ın vaat ettiği acıklı azaba duçar olunur. Nitekim Allah-ü Teâlâ ayetlerini duyup da günahlarında devam edenler hakkında Casiye suresinin 6,7 ve 8. Ayetlerinde şöyle buyuruyor.''İşte bunlar Allah'ın ayetleridir. Sana onları hakkıyla okuyoruz. Artık Allah'ın ayetlerine inanmadıktan sonra hangi söze inanırlar. Her günahkâr sahtekârın vay haline! Allah'ın okunan ayetlerini işitirde hiç işitmemiş gibi (günahlarında)ısrar eder. İşte onu acı bir azap ile müjdele!''

Rabbim bizler i hakkıyla korunan kullarından eylesin...