Y - 35

20.7K 663 14
                                    

Dudaklarını benden çektiğinde gözlerim kapalıydı.Yavaş yavaş araladım.Az önce soğuktan uyuşan bedenim şuan da alev alevdi bir kor gibi yanıyordu.

Anın etkisiyle asansörün açıldığını bile fark etmemiştim.Ama tabi ki Meriç beni kolumdan tutana kadar.Nefes nefes toparlanmaya çalıştım.Bu adama kalbim ilerleyen yaşlarımda dayanmayabilir.

Beyaz ve altın varaklarla döşenmiş koridorda yürüyorken bir kapının önünde durduk.Cebinden çıkarttığı anahtarla kapıyı açtı.İçerisi normalden daha geniş modern bir rezidans dairesiydi.Karanlığın elli tonundaki Grey'in dairesi gibi mükemmel.

-"Burası da senin mi ? " diye bir soru yönelttiğimde kapıyı kapatmış paltosunu çıkarıyordu.

Başını sallamakla yetindi.Bende etrafa göz gezdirmeye devam ettim.Tek bir oda halindeydi.Bir köşede mutfak , karşısında küçük bir köşe takımı ve tam ortada yatak vardı.Bölmeler sadece camlarla ayrılmıştı.Yatağın karşı tarafında büyük bir teras bulunuyordu.Sağ tarafta ise siyah camlarla çevrili jakuzi duş bulunuyordu.Kusursuz bir oda ! En üst katta bulunmasından dolayı şehrin tüm ışıkları odanın içini aydınlatıyordu.

-"Birazdan yemek getirirler ben duşa giriyorum.Sen alırsın.Kapıyı açmadan kim olduğuna bak." Uyarılarını yapıp gözümün önünde soyundu.Esmer bedenine değen tüm ışıklar onu olduğundan daha çekici gösteriyordu.Yanaklarımın ısındığını fark edince gözlerimi kaçırdım.

Onu izlemeye zorlukla son verip üzerimdeki mantoyu ve çantamı koltuğa bıraktım.Telefonumdan anneme mesaj atıp Meriç'le olduğumun haberini verdim.Yarına misafir geleceğini evde olmam gerektiğini belirterek konuşmamıza son verdi.

Tam bu sırada kapı tıklatıldı.Meriç'e göz değdirdiğimde suyun altında en seksi haliyle duş alıyordu.Göğsünden süzülen sulardan bahsetmem gerekli mi ?

Kapının yanından kameraya bakıp açtım.Gelen daha önce gördüğüm adamlardan birisiydi ve elinde iki tane karton çanta vardı.

-"Buyrun.İyi akşamlar efendim." diyip kapının önünde beklemeye geçti.Bende kapattım.

Yemeklerle mutfak bölümüne ilerledim.Ada tezgahın üzerine çantaları koyup kendime bir bardak su aldım.Yüksek tabureye oturduğum sırada su sesi kesildi.Meriç beline bir havlu sarıp saçınıda ayrı havluyla kuruluyordu.Odanın içine anında o eşsiz kokusu yayıldı.

-"Geldi yemeğin." dedim vücuduna bakmamaya dikkat ederek.

-"Görüyorum." demesiyle gözlerimi devirdim.

Çok sinir bozan bir adam.

Saçındaki havluyu yatağa atıp yanımdaki tabureye oturdu.Belinden düşecek gibi duran havlusuna ne kadar bakmama çabası göstersemde ezberlediğim bedeni beni heyecanlandırıyordu.

Kovadan aldığı tavukları ısırırken canımın çekmesiyle dudağımı yaladım.

-"Bende istiyorum." diye mırıldandım büyük bir iştahla.

Bana yandan bakış atıp yarısını ısırdığı tavuğu uzattı.Önce ona baksam da dayanamayıp diğer yandan ısırdım.Yağları dudağıma bulaşmıştı.Pür dikkat beni izliyordu.Ama aklım canımın çektiği tavukta olunca ona dikkatimi veremiyordum.

Tavuğu uzaklaştırıp kendisi yemeye devam etti.Yemeği bittikten sonra banyo bölümünde ağzımı yıkayıp makyajımı temizledim.Geri geldiğimde Meriç çantamı karıştırıyordu.

-"Ne arıyorsun ? "

Bana bakmadı bile.

Cüzdanımdan kimlik kartımı alıp yerine attı ve çantamı bıraktı.Kimliğimi kendi pantolonuna koyarken önüne geçtim.

YASAK (O.A.S. 3.Kitap )Where stories live. Discover now