Y - 3

25.9K 797 4
                                    

Sude'nin erkek arkadaşı bizi bir restorant'a getirmişti.Hep birlikte akşam yemeği yerken rujumu tazelemek için kalkıp arka tarafa ilerlerken karşıma kolumu sıkarak morartan , annemi üzen adam çıktı.

Gerçekten dünya küçük !

Yine siyahlar içindeydi.Beni görünce görmemezlikten gelirken tam yanımdan geçeceği sırada bir kaç tane silah patlama sesiyle çığlık attım.Beni kendine çekip yere çökerken neye uğradığımı şaşırdım.Korkudan her yanım titriyordu.Yemek bölümünden bağırtılar yükselirken silah sesleri devam ediyordu.

Tek yapabildiğim bana zarar veren adama sığınmak oldu.

Başımı sertçe göğsüne yaslamış duruyordu.Bir anlık kokusunu içime çekmek gibi bir hata yaptım.Çok çok hafif kokusu vardı ama daha önce hiç almadığım bir koku.

Silah sesleri kesilirken beni bıraktı.

-"Yerde kal." diyip belinden çıkardığı silahla içeriye yöneldi.

Nasıl bir insandı böyle ? Yanında silah taşıyacak kadar kötü işlerimi var ?

Aklım hemen kızlara kaydı.Umarım onlara birşey olmamıştır.

Biraz sonra kavga dövüş sesleri geliyordu.Daha fazla beklemeyip içeri yürüdüm.Kimseye bişey olmamış gibi.Korkuyla izleyen kızlar kenara çekilmişlerdi.

Meriç kalabalık adamların ortasında birini tutmuş dışarı sürüklerken garsonlar etrafı topluyordu.Herkes tek tek hesabı ödeyip gitti.Bizde kalktık.

Yaşadığım korkunun etkisi üzerimden biraz olsun gitmişti.Eve saat 7 civarı geldiğimde annemle babam televizyon izliyorlardı.Beni görünce yanlarına gidip oturdum.

-"Yüzün solgun görünüyor iyi misin ?" Babam başımı öpüp kendine çekti.

Yaşadığımız olayı anlatırken beni dikkatlice dinledi ama yüz hatları gerilmiş sinirlenmişti.Annem ise birşey demedi.

-"Hera bak kızım o adamdan uzak durucaksın." dedi babam ve ayağa kalkıp karşıma geçti.

Neden ?

-"Niye baba ? " diye sordum.

-"Çünkü ben öyle istiyorum.Ve sen uzak durucaksın.Bela gibi kendine çekme !"

-"Baba sen neden bahsediyorsun ? Ben küçük çocuk değilim. 23 yaşındayım.Kiminle konuşup konuşmayacağıma bırak da ben karar veriyim." Onun gibi ayağa kalktım.

-"Sakin ol Araf." diye uyardı annem.

-"Ne sakin olucakmışım.Benim dediğime karşı geliyor baksana !"

Babam yaşlandıkça çekilmez bir adam oluyor.

-"Ya baba ortada birşey yokken ne bu sinir ? " Elimle yüzüme gelen saçlarımı geriye attım.

-"Sana söyledim ve bitti.O adamı yolda görsen bile bakma .Kesinlikle bu dediğimin dışına çıkmayacaksın !"

Bana son kez bağırıp yukarı gitti.Annemin yanına çöktüm.

-"Neden böyle yapıyor ki ?" dedim.

Saçlarımı okşadı.

-"Ateş'in oğlu çünkü.Onu sevmiyor ve hakkında bazı kötü haberleri duydu bebeğim." Ona sarılıp göğsüne yattım.

-"Kötü derken ?"

-"Karanlık işler diyelim."

Bir nefes alıp verdim.Yüzünü düşünüyordum.Sert soğuk.Duygusuz.

Evet tam olarak duygusuzdu.

-"Anne...sana yalan söylemem biliyorsun.Bu Meriç.Tuhaf bir şekilde ilgimi çekiyor.Yani nasıl desem bilmiyorum.Çok duygusuz bakıyor."

-"Kızım baban doğru söylüyor.Ondan uzak durman senin için en iyisi demek istesemde durmayacağını biliyorum." Annemle birlikte gülerken ona hak verdim.

Durmazdım evet.Şimdiye kadar istediğim herşeyi yaptım.

-"Ben gidip üzerimi değişiyim çıkıcam." dedim ve onu öpüp odama gittim.

Dolaptan kırmızı oldukça mini dar eteğimi giyip uzun streç siyah topuklu botları ayağıma geçirdim.Üzerime de balıkçı yaka siyah bluzu giydim.

Bu akşam hava çok fazla soğuk olmadığı için ceket gibi birşey giyme gereği duymadım.Çantamı elime alıp alta indim.

Kapıya ilerlerken babamın sesiyle durakladım.

-"Hera ."

-"Efendim baba ?" Bıkkın bıkkın ona döndüm.

-"O Meriç denen adamın yakınında bile olduğunu duymak istemiyorum.Haberin olsun."

Ofladım.

-"Baba gerçekten bende artık bu uyarını duymak istemiyorum.Ben çıkıyorum." diyip arkamdan söylenmesine aldırmadan evden çıktım.

Hell'e doğru ilerlerken Sude aradı.

-"Sude'cim ?"

-"Gittin mi Hell'e ?"

-"Yoldayım."

-"Tamam ben bu akşam Deniz'leyim.Dilan da gelmez sanırım."

Yanlızım yani.

-"Olsun görüşürüz o zaman sonra."

-"Tamam canım.Dikkat et."

Telefonu kapatıp geldiğimde bu akşam çok kalabalık olmadığını fark ettim.Yukarda kendi ofisime çıkıp işlerle ilgili dosyalara göz atarken kapı tıklatıldı.

Kimin geldiğine baktım.Dilan ve sevmediğim sevgilisi.

-"Seni almaya geldik !"

-"Nereye ?" Elimdeki dosyaları bırakıp ayağa kalktım.

-"Cenk'in bir arkadaşının yeriymiş.Eğlence mekanı yani.Sende gel istedim.Hadi çıkalım."

İtiraz etmedim.Burda durmama gerek yoktu sonuçta.

-"Olur çıkalım."

Onlar kendi arabalarına binerken bende kendi arabamla Cenk'i takip ediyordum.

Çok da nezih olmayan bir sokağa girdik.Barlar sokağıydı.Buralara çok yabancı sayılmam ama fazla geldiğim söylenemez.

Arabadan inip ikinci bara girdik.Canlı müzik veriyorlardı.Burdakiler hiç de iyi insanlar olmadığını ilk bakışta gösteriyorlar.Zaten Cenk'ten ne beklenir ki ?

Dilan bana 'Burası neresi ' gibi bir bakış atsada yoğun ter kokan ortama giriş yaptık.Ortalarda boş olan masanın çevresine geçtik.

-"Ee kızlar ne içersiniz ?"

Dilan istediği içkiyi söylerken ben içmeyeceğimi belirttim.Şarkı söyleyen solist kızı izlemeye başladım.Kendini vererek söylüyordu.Güzel bir sesi var.

Yaklaşık iki saat sonra yanımıza Cenk'in üç tane daha arkadaşı gelmişti ve iyi muhabbetle eğleniyorduk.Her zaman erkeklere karşı değilim.

Gözlerim wc yazan yeri arıyordu.Göremedim.Dilan'a söyleyip aramak için uzun koridor'a girdim.Bir sürü kapı vardı.En sondaki kapıda aradığımı görünce ilerliyorken yan taraftaki kapıdan gelen bağırmalar ilgimi çekti.

Çok meraklı olduğumu söylemiş miydim ?

Kapı aralık duruyordu zaten.Biraz eğilip bakmaya çalıştım.Oda boştu ama ortada sandalyede oturmuş adamı öldüresiye döven iki kişi vardı.Bir kaç dakika sonra adamın kafası baygınca yana düştü.

Korkuyla bedenim irkildi.Gördüklerim uzun süre beni rahatsız edicekti.Yinede o adama ne olucağını merak ediyorum.Ona vuranlardan biri silahını çekip tereddüt etmeden saniyeler içinde kafasına sıktığında çığlık atıp geriye sendeledim.

Ve bu hareketimle sert bir şeye çarpmamla soluğum kesilmişti.



§§§§§§




YASAK (O.A.S. 3.Kitap )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin