Fahriye Evcen

Çalıkuşu

Feride annesini subay babasını küçük yaşta kaybetmiştir erenkoyunda kozyatagındakı teyzesinin hımayesınde büyümüştür teyzesı onu nötre damede sion fransız kız lisesinde okutmuştur Besime teyzenin oğlu kamuran yakışıklı bir gençtir çalıkusuna benzeyen bu canlı;kıprdak haşarı kızı sever onu sık sık okulda ziyaret eder ferıdenın tarife sığmaz yaramazlıklarından herkesi yakar siler ama kimse onu geçemez çalıkuşu adı zaten bu hallerinden dolayı ona takılmıştır kamuran, ferıdeyı almayı aklına koymuştur, ama düğünden üç gün evvel. Çarşaflı bir genç hanım. Ferıdeyı ziyaret eder İsviçre'de bulunduğu sırada kamuranı' sevmiştir bunun üzerine feride köşkden kaçar herkes onun yeni bir delilik icat ettiğini düşünürken emektar bir dedenin evine sığınan feride lise diplomasının cesaret alarak anadoluda bir öğretmenlik yapmak ister bunun basarırda. Bir kasabaya öğretmen olarak verilir o günden sonrada başından geçenleri not etmeye başlar. Kasabada boşyer olmadığı kendisini zenginler köyü denilen ücra, kuş uçmaz, kervar geçmez hiçbir öğretmenın gitmeyi kabul etmediği ilkel bir yere verilir. Orada küçük vahbi ve bilhassa Munise, öğrencilerinden bir kaç, onun tesellisi olurlar. Bütün kız çocuklarının da ayşe veya zehra adıyla gruplanabılecegı şu köyde,  Munise köyün sevmedıgı bir kötü kadının kızıdır. Kadın birini sevdiği için Munise'nin babası, köyden bir kadınla evlenmiş, Munise'nin anasını boşamıştır ara sıra gelir, kızını kaçamak olarak görürmuş. Çalıkuşu. Birçok seruvenden sonra Munise'yi evlat edinmeyi başarır. İkisi de tatlı bir hayat sürmeye başlarır. Bir gün bir posta soygunundan yaralanan birini köy odasına getirirler. Feride orada yaşlı bir asker doktorla tanışır. Doktor hayrrullah bey, böyle bir yerde aklından bile geçmeyecek böyle bir öğretmen bulmuş olmaktan o kadar şaşırır ki, işin içinden bir iş olduğunu anlar ve feride'nin daha iyi bir yere nakli için gızlıce gerışmelere başlar. Bir teftiş sonunda ferıde 'nin okulu kapatılır kız öğretmen okuluna fransızca öğretmeni tayin edilir. Her gittigi yerde güzelliği bir takım olaylara yol açtığından barınması gerçekten zorlaşmıştır. Böylece birkaç yere dolaşıp birkaç evlenme teklifini reddederek sonunda kuş adası'na gelir. Doktor hayrullah bey de emekliye ayrılmış oraya yerleşmiştir. Yaşlı dost kızın elinden tutar. Ona yardım eder, onu korur Munise bu arada iyice büyümüş. Sözüne düşkün bir kız olmuştur. Doktorun bir uzak köye. Hastayı gittiği bir sırada hastalanır; nezle zannedilen hastalık defteridir. Munısecık, kus palazından ölür. Kaderi, ferıde'yi sanki bütün sevdiklerinden ayırmaya karar vermıstır. Munıse'den sonra çevrenin başkası, dedikodusu o kadar artar ki hayrrullah beyi hiç olmazsa görünüşü kurtarmak maksadıyla ferıde'yı alır, onunla kağıt. Üzerine evlenir. Bir müddet geçince hayrullah bey de zaten ihtiyar olduğudan ölecektir, ama ölmeden önce feride'nin kayboldugunu sandı  defteri hayrullah bey tarafından özenle saklamıştır ayrı bir zarfa konularak kamuran'a gönderilecek bır emanet şeklinde sokulmuştur. Feride merhum kocasının vasiyetini yerine getirmek için verdiğinin ne oldugunu bilmeden bu emaneti kamuran'a teslim eder. Feride'nin dönüşünden en çok mutlu olan kamuran'nın babası aziz beydir o bu dönüşten hayırlı bır işaret görür. Feride, birkaç günlüğüne izinli olarak gelmiştir kendisine kalırsa mutlaka yine görevine gidecektir. Kamuran vaktiyle verdiği söze bağlı kalmış Münevverle evlenmiştir. Ama kadın zaten hasta olduğu için kısa bır zamanla sonra ölmüştür. Kamuranın, kız kardeşi mujganla bır gece sabaha kadar gözlerini kırpmadan ferıde'nin defterini okuduktan sonra aklını başına toplar, hayrullah beyın yazılı tavsiyesini yerine getirmeyi, feride'yi bır daha ne olursa olsun, hiçbir nedenle kacırmamayı  karalaştırır. Natıtekım, ferıde'nin gideceği gün. Bütün hazırlıklar tamamdır kamuran, güya onu almak için gelen arabadan iner ve feride için kapıyı açar aynı sersemlıgı ikinci kez tekrarlamıyagını söyliyerek gitmesine mani olur.

😊❤Insahalla beyenırsınız sizleri seviyoruz 😊❤