zamansizhisler

belki kadar kesin ve keşke kadar imkansiz, birbirimizden uzaklaşmamız. kırılsak da tırnak uçlarımıza kadar kırılırız, elbet bunu gerektirir yaşamak. ben zaten sana ilk baktığımda anlamıştım; içime bakmıştın, önce bayılacağımı sanmıştım  - dünyayla aramda geçmişim vardı o ara - tutup ellerimi sıkıca saracağına inanmıştım. belki şimdi bir uçurumun kenarından geçiyoruz, sallanıyoruz, belki arada bir çeşit deprem oluyor. kızıyoruz birbirimize, kırılıyoruz, inciniyoruz ama biliyoruz; uzak gibi olsak da biz aslinda yan yanayız.
          	belki kadar kesin ve keşke kadar imkansız
          	birbirimizden uzaklaşmamız...

zamansizhisler

belki kadar kesin ve keşke kadar imkansiz, birbirimizden uzaklaşmamız. kırılsak da tırnak uçlarımıza kadar kırılırız, elbet bunu gerektirir yaşamak. ben zaten sana ilk baktığımda anlamıştım; içime bakmıştın, önce bayılacağımı sanmıştım  - dünyayla aramda geçmişim vardı o ara - tutup ellerimi sıkıca saracağına inanmıştım. belki şimdi bir uçurumun kenarından geçiyoruz, sallanıyoruz, belki arada bir çeşit deprem oluyor. kızıyoruz birbirimize, kırılıyoruz, inciniyoruz ama biliyoruz; uzak gibi olsak da biz aslinda yan yanayız.
          belki kadar kesin ve keşke kadar imkansız
          birbirimizden uzaklaşmamız...

zamansizhisler

Gidecek bir yol aramak için etrafımda dönüyorum ancak dört bir tarafımın çıkmaz olduğunu görüyorum.
          Gök gürlüyor, ürküyorum. 
          Çıkmazım daralıyor, yere çöküyorum. 
          Kollarımı bedenime sarıp göz yaşlarımı yağmur ile birlikte yanaklarımdan akıtıyorum lakin sessizce. Bir anda çığlık atmak, haykırmak istiyorum; sesim çıkmıyor, çıkamıyor. Nefesim iyice daralınca havadaki bütün oksijeni bir anda solumak ister gibi derin bir nefes alıyorum, nafile. Zira başından beri aldığım hiçbir soluk bana yeterli gelmiyor.

zamansizhisler

en çaresiz hissettiğim kabuslarımdan biriydi
Reply

zamansizhisler

tüm çıkışlar kapatıldığında insani tutkular denizinin nasıl öfkeyle coşup köpürdüğünü, nasıl birikip kabardığını, nasıl taşıp yüreğin derinliklerini oyduğunu, bentlerini yıkıp yatağından taşana kadar içsel hıçkırıklar, boğuk çırpınışlar halinde nasıl patladığını bilmiyordu.

zamansizhisler

çocukluğumu, gençliğimi kursağımda bırakarak geldim ben. hiç kimsenin hiç bir şeyi değilim, olmadim. o yuzden dost elimi sıkmamıs, yar beni sevmemiş inanın hiç sıkıntı edeceğim şeyler degil. 
          benim benden baska kimsem yok.