Lunapark Serüveni
İlkokul 2. sınıfken okulumuz bizi yılsonu etkinliği için lunaparka götürmüştü. Bunu öğrendiğimizde arkadaşarımız ile heyecandan zıplıyorduk. Lunaparklar her zaman en sevdiğim yerlerden biriydi. Çünkü renkli ışıklar altında parlayan oyuncaklar çok güzeldi.
Sabahın erken saatlerinde okulun önünde buluştuk, hep birlikte otobüse bindik ve heyecanla lunaparka doğru yola çıktık. Otobüsün camından dışarı bakarken, içimde kelebekler uçuşuyordu. O heyecan verici oyuncaklara binecek olmak şimdiden beni büyülemişti.
Otobüs lunaparkın önünde durduğunda içimizdeki heyecan gittikçe artıyordu. Arkadaşlarımla birlikte dışarı çıktık ve gözlerimizi o devasa oyuncaklara diktik. Daha sonra büyülenmiş bir şekilde beklemeye başladık. İlk defa bu kadar yakından görmek, o heyecan verici sesleri duymak gerçekten de müthişti.
Lunaparka vardığımızda, gözlerimiz adeta bir çocuk masalında geziniyordu. Renkli ışıklar, kocaman dönme dolaplar, çığlık atan insanlar… Her bir detay, bizleri büyüleyen bir atmosfer oluşturuyordu. İlk hedefimiz kocaman olan dönme dolabı denemekti.
Biletlerimizi alıp sıraya girdik. Sırada beklerken kalbimiz heyecanla çarpıyordu. Sıramız geldiğinde vagonlara atladık ve yüksek hızla dönülmeye başlandı. Arkadaşlarımla beraber çığlıklar ve kahkahalar atıyorduk. Yüksekten aşağıya süzülürken, sanki gökyüzünde uçuyormuş gibi hissettim.