Ne diyeceğimi gerçekten bilemiyorum. Yıllar önce Sessiz'i okumuştum milyonlarca okunma sayısı ve o sürekli karşıma çıkan ikonikleşmiş unutamadığım kapağı sebebiyle. O zaman var olan diğer kitapları Mum ve Işık kitapları bana nedense kapağı sebebiyle çok basit gelmişti. Yani özensiz bulmuştum, ön yargı işte. Ancak şimdi anlıyorum ilk kitabın İzel, ikincisinin Altuğ olduğunu. Beni o kadar etkiledi ki. İlk kitapta o kaza sahnesine kadar basit bir lise kurgusuydu benim için hatta bir olay olup olmayacağını bile bilmiyordum kapak ve tanıtım sebebiyle. Ancak ondan sonra öyle bir içine çekti ki beni, önceden de İzel'in karakteri, hayata bakışı, duruşu ayrıca Altuğ'un gizemi ve saf sevgisi için okurken sonrası bambaşka bir şeye evrildi sanki. Şaşırdım, çok üzüldüm, gerçekten ağladığım nadir kitaplardan biri olan MOKD ve ISİYG bende büyük bir etki bıraktı. 7 yıldır buradan sürekli kitap okuyan biriyim ama bu kitap kesinlikle benim için ilk 3'e girer. Hissettiğim şeyler dahası bende bu kadar büyük etki yaratması ne desem az kalacak. Ve şunu fark ettim bu kitap "öylesine" yazılmış bi kitap, yanlış anlaşılmasın yazar bunu bizzat kendi belirtmiş, öncelik haline getirmemiş, iş olarak görmemiş sadece içinden gelerek yazmış. Bu da beni etkileyen bir diğer şeydi, okuyucu bambaşka bir şey isterken yazar ise sadece hayalindeki dökmüş bu satırlara, en güzeli bu bence. Teşekkürler, "Mum olmak kolay değil; ışık saçmak için yanmak gerek"♡