BasithataIaryaptik
Gökyüzü sarhoş bu gece. Kaç kadeh devirmiş, kaç kalbi yarıda bırakmış bilinmez.
BasithataIaryaptik
Bir yaprak düşer ağaçtan gider süzüle süzüle, içindeki gamı alıp götürmeye gücü yetmez.
•
Reply
BasithataIaryaptik
Kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde Kaç kilo çekerdi yalnızlık, Kaç kere ezildim altında, Yaz yağmurlarının.. Belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları Her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk Hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize. Kim sevmezdi çiçekleri filan "Ben sevmezdim" dedim, "yalan" dedi Bunu palyaço söyledi, Palyaço söyledi, ben yazdım Yazdım, yazmasam ağlayacaktım. Herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım Sırf bu yüzden mi ağladım Alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz. Biraz birazdım her şeyden Dün biraz sinirlenmiştim mesela Yarın bir kadını seveceğim biraz Biraz biraz kör oldum bügünlerde. Ama rakı kadehlerini boşaltmayın Eksilmesin hiçbir şey Hiçbir şeyden dahi olsa Kalsın biraz. Umursamıyorum yılgınlığımı filan Çünkü sessizce yaşanmalı her şey Bir devrim sessizce olmalı mesela Ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun. Bir palyaço neden yalan söylesin ki Ben palyaço olsaydım söylemezdim Marangoz olsaydım da söylemezdim Ben insan olsaydım yalan söylemezdim! Hem nereden çıkardınız palyaçonun yalnızlığını Kaç kilo çeker ki bir palyaço Hem neden yüzüme vuruyorsunuz Bir çirkin ördek yavrusu olduğumu. Gocunmam ki ben, ben gocunmam Bir palyaço ne kadar gocunmazsa O kadar, o kadar gocunmam işte Rakı doldurun! Eksilmesin.
BasithataIaryaptik
Bitmedi, yazacağım daha Yazmazsam ağlayacağım çünkü Alçakça olacak biraz. Hem biz o zaman kimdik ki, nerelere giderdik Her sokakta biraz daha eksilirdik Bilirdim, geceleri puslu puslu olurdu bazen Bazen birisi fısıldarmış gibi olurdu ”Duyamadım”, derdim, “tekrar et!” Sessizliğe bürünürdü o vakit her şey Sokaklar daha bir puslu Palyaçolar daha bir ağlamaklı olurdu Ve ben daha bir alçak olurdum Ağlardım biraz. hem sen kimsin, çekiştirme diyorum Hatta kuyruğuma basma diyorum Acıyor, tırmalarım, Diyorum. Kahrol, kahrol! Diyorum. Geçen gün yüzüme rastladım bir ilan panosunda Korktum birden, kusacak gibi oldum ”Olur öyle” dedi palyaço, ”Herkes alçaktır biraz” ”Otur ulan!” dedim, bağırdım ona Ben bazen bağırırım biraz. "Rakı doldur!” dedim, “eksilmesin!” Ben bazen eksilirim biraz Aslında hepimiz eksilirmişiz biraz Bunu sonradan öğrendim. Örneğin; Geçen gün bir kadınla seviştim Biraz değil, çok seviştim. Ya işte öyle palyaço Diyorum ki, Bunu da yeni öğrendim Sevişmek de eksilmekmiş biraz. Kim sevmezdi ki kuşların ötüşlerini filan "Ben sevmezdim" dedim, "yalan"dedi Bunu palyaço söyledi Palyaço söyledi, ben yazdım Yazmasam, alçak olacaktım Hem ben roman da yazdım biraz. Bazen diyorum ki, palyaço, Sen olmasan ben ne yaparım Alçakça eksilirim belki biraz Her yağmur yağışında yerin dibine girerim Hiçbir kadının kasıklarını öpemem belki Ya da unuturum sonradan öğrendiklerimi. Biraz biraz anlıyorum ki, Yüzler, eller, o terli vücutlar filan Her şey plastikmiş biraz. Haydi sirtaki yapalım palyaço Rakı doldur, yine eksildik biraz...
•
Reply
BasithataIaryaptik
BasithataIaryaptik
Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, aydınlık mevsimiydi, karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece 'daha' sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi.
BasithataIaryaptik
purelords
.
BasithataIaryaptik
Zaman garip bir olgudur. Ne tutmaya gücün yeter, ne bırakmaya. Kahkahalarla gülersin, gözünü bir açarsın ki o kahkahalar zihninin gerilerinde yankılanan anılara dönüşmüş. Ve o anılar yine zamanla teker teker yerini yenilerine bırakmış. Bazen hüzünlenirsin, özlersin, keşke dersin. Keşke tekrar yaşayabilsek, tekrar atışsak birbirimizle ve tekrar gülüşsek. Tekrar oturup tartışsak 'ne yapacağız şimdi' diye. Hayaller kursak. Yine cesaretlendirsek birbirimizi, desteklesek. Kaçamak bakışmalar tekrar yaşansa. Yine aynı şarkıda hüzünlensek. Adına dost desek, aşk desek, kardeşlik desek. Keşke tutsak zamanı. Telefonlarımızda eskiyen fotoğraflara, hiç inmemek üzere rafa kaldırılan o çerçevelere dönüşmesek. Zamanın tokadını bu şekilde yemesek.