Kadınlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde ’yetim-öksüz’ kalan çok olur.
Mesela ; Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
çekmecenin dibinde artık kimsesizdir eski tarak.
sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
sık sık boynunu büker ’sarıkız’.
teki kalmış o eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
balkon artık sessizdir.
koridor kimsesiz.
bir kadın gittiğinde...
bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
bir anne gider...
bir dost...
bir arkadaş...
bir sevgili...
ne çok kişi yok olur aslında, bir kadın gittiğinde.