Ne diyon Lan sen?

NDLS -4- Bilinmeyen Numara?

Bu bölümü luheeeennn 'e ithaf ediyorum :)

Medyada Elif var :)

Herkese iyi okumalar...

_____

'Dondurma kadar talisin, ama bir o kadar da soguksun be güzelim.'

_____

"Kolumu sakatladın ÖKÜZ!" dedim ve kolumu bedenime bastırarak yerde kıvrandım.

Bana dogru birisinin kosarak adim seslerini duydum. Beni yavasca kaldirdi ve yüzümü avucladi. "Iyi misin?" diye sordu Taner.

Iyi gibi bir halim var mi ki mal! "He he iyim." dedim acimi saklayarak ve gözyaslarimi tutarak. Sesimi acimdan zor kontrol ediyordum. Kolum sanki yerinden kopacakmis gibi.

Taner sakatladigi kolumu elledi ve ben hemen yüzümü burusturdum. Elini hemen kolumdan cekti. "Hastaneye gidiyoruz." dedi Taner kisaca.

"Istemez.. ben böyle iyim." dedim sahte tebessümümle.

"Sacmalama Elif." dedi Taner ve üstümü giydirtti. "Zeynep hic kimseye söyleme ne oldugunu. Önce bi halimiz kesinlessin o zaman herkese derdimizi anlatiriz." Amk sanki insan öldürdük...

Kolum yüzünden zar zor kapiya dogru yürüdüm. Taner'in arabasina bindik ve hastaneye dogru yolumuzu aldik.

"Doktora senin beni dövdügünü mi anlatacagim?" dedim alayli.

"Sacmalama. Ne oldugunu söylemeye hic mecbur bile degilsin. Sorarsa eger merdivenlerden düstügünü söylersin."

"Su halime bak! Senin yüzünden basima ne geldi! Keske hic geri dönmeseydin!" dedim bagirarak. Beni umursamadi bile. "Artik ne bok yediysen Türkiye de..."

Aniden frenledi. "Sen ne ögrenmeye calisiyorsun zibidi!" diye bagirdi bana.

"Bana bagirma ego'lu manda!" dedim ve arabadan indim. Evime dogru yürüdüm. "Elif gel buraya! Bu hizla eger Eve dogru gidiyorsan helebi bu sogukta o zaman yasama sansin cok nadir!" diye bagirdi arkamdan.

Arabanin kapisinin sertce kapandigini ve hizli adimlar duydum. "Birak pesimi!" diye bagirdim ve sakat kolumla kosmaya calistim.

Bir ormanda, iri yari agicin arkasinda saklandim ve ses cikartmamaya calistim. Adimlarini duydum ve defalarca ismimi bagirdigini. Ismim bütün ormanda yankiliyordu. Cok karanlikti. Kim bilir su an saat kac. Belki de sabah bile olmustur...

O karanlikta kolumu incelemeye calistim. Zaman gectikte agirisi dinmeye basliyordu. Gözlerimi yumdum ve kendimi isitmaya calistim.

Aniden birisi yanagimi avucladiginda hemen gozlerimi actim. "Buz gibisin! Yüzün donmus ve titriyorsun!" dedi telasli. Sanki cok endiseli de....

Titreyerek tebessüm ettim ve bir kac saniye sonra beni kaldirip tasidigini hissettim. Sakat olan kolumu sarktim ve diger kolumu onun ensesine koydum. Basimi gögüsüne yaklastirdim ve yavasca isinmaya basladim.

Beni yerime oturttu ve kendi yerine gecerek sürmeye devam etti. "Sen gercekten ne yapmaya calisiyorsun! Istedigin benden kacip ve sogukta ölmek mi!" diye gürledi.

Bi duramadi su papuc kadar dili! "Bir kac hafta sonra zaten geri dönecegim! Bari bir kac haftam iyi gecsin!" dedi sonradan. Bir kac hafta mi? Ne yani tatil olarak Almanya yi mi secti bu Salak? Bari Amerika ya gitseydi...

Arabayi icerden kilitledi ve arabayi öncesinden daha hizli sürdü. Ölüme mi gidiyor lan bu? "Yavasla." dedim.

Daha da hizli sürdü. "Yavasla dedim!" beni yine umursamadi. Insanlarda ki en sevmedigim huy iste! Aslinda daha fazlasi var da neyse...