Ben yoruldum artık gerçekten de yoruldum.
Üzülmekten yoruldum,
Beni kırmalarından yoruldum,
Beklemekten yoruldum,
Neyi beklediğimi bilmeden özlemekten yoruldum.
En çokta düşünmekten!!!
Susmaktan yoruldum,
Sürekli susup içimde avazım çıktığı kadar haykırmaktan yoruldum.
Hep kendimle başbaşa kalıp,
Hep kendime sığınmaktan yoruldum.Tam güzel şeyler oluyor diyorum.
Sonra bakıyorum yine boşuna umutlanmışım.
Biz yaşayarak öğrendik ateşin düştüğü yeri yaktığını.
Anlatmaya kelimelerin yetmeyeceği yorgunluklarım var ve kırgınlıklarım var. Ben hepsine "neyse" deyip susuyorum.Senin için akıttığım göz yaşlarım, ahirette sana sorulacak kul hakkım olsun.
Ben öldükten sonra mezarıma gelsen ne olur? Gelmesen ne olur?
Üstüme gelme hayat daha neyi alacaksın?
Ne kırılacak bir hayat!
Ne de kurulacak bir hayat bıraktın bende.Yoruluyor insan işte...
İnan ki öyle bildiğin gibi değil bazı şeyler.
Yutkunuyorsun boğazına takılıyor yılların zehri.
Hani tam nefes alacakken kesiliyor ya ciğerlerin, olmadık bir anda doluyor ya gözlerin.
Tutuyorsun kendini , sıkıyorsun, tırnakların avuçlarında iz bırakana kadar. Acırsa canın tutamıyorsun o zaman akıp gidiyor birden öylece...Yoruldum işte
Daha henüz kafamı dinlemeye fırsat bile bulamadan, insanların gelip bende dinlenmesinden yoruldum.
Sesini bile duymak istemediğim insanların sözlerinden,
Varlığına bile tahammül edemediğim yüzlerinden.
Ve herkese yetiştiğim ama hep kendime geç kaldığım gündüzlerden yoruldum.
Ben herkese vakit ayırırken ,
Herkesin ihtiyacım olduğu zamanlarda buldukları bahanelerden yoruldum...
İyi niyetimin arkasına saklanan insanlardan, onlara gösterdiğim insanlıktan yoruldum.
Kendinden yorulurmu insan?
Yaşadıklarından, yaşadıklarından, beklentilerinden, hayal kırıklıklarından...
Ah be hayat aynı annem gibisin hem dövüyorsun. Hem de ağlama diyorsunYoruldum...
Bu defa gerçekten yorgun düştü bedenim. Direniyorum o kadar ağır geliyor ki her şey. Sadece hak etmedim diyebiliyorum.
İnsan hak etmediklerini bile yaşıyormuş, bunu da öğreniyorum.
Öğrendiklerim daha çok acıtıyor canımı. Ve ben sadece susabiliyorum.Yoruldum işte sabaha düzelir dediğim gecelerden ve beklemekle geçen gündüzlerden.
Dilden çıkan ama yürekten gelmeyen sözlerden yoruldum.
Samimiyetsizliğin her türlüsünü gördümde yine de biraz olsun içtenlik aradığım yüzlerden yoruldum.
İçimdeki bu boşluk nasıl dolar bilmiyorum ama yarım kalanlardan, ustaca söylenen yalanlardan ve iki yüzlü insanlardan yoruldum...Bir de giderken hakkını helal et derler
Haram ettikleri hayattan helallik isterler.
Dilsizdir benim acılarım konuşmazlar kimseyle. Sadece benim canımı acıtırlar hiç haketmediğim halde!!!
Öyle yoruluyorum ki bazen hayattan
Kapayınca gözlerimi bir daha açasım gelmiyor inan...
Çok yorgunum be gönül, çok kırgın
Belki de çok bıkkın.
Ne teselli edecek söz kaldı kalemimde,
Ne yangınını söndürecek yaş kaldı gözümde.
Yorulduk be yorulduk!
Sabrın selamete ereceği o günü beklemekten yorulduk.
Bizim de hatalarımız vardı elbet ama hak ettiğimizi düşlemekten,
Hak etmediğimizi görmekten yorulduk.
Daha fazla yorma asi yüreğimi.
Ben fazlasıyla ödedim uğrunda kaybettiklerimin bedelini.Artık bende sıkıldım güçlü görünmekten. İçim düğüm düğümken başka düğümleri çözmekten.
Eskiden olsa bir şekilde yakasından tutardım hayatın. Ama şimdi tutunduğum her hayat elimde kalıyor.
Ya benim gücüm tükenmiş ya da hayatın hayatın karşıma çıkardığı yürekler çok acımasız.
Hak etmeyenler en konforlu kalplerde sefalarını sürerken,
Neden ben hep iyi halden tahliye ediliyorum yüreklerden?Birine yorgunum desem, bilirim ki benden yorgun çıkar. Herkesin yükü kendine göre en ağır. Herkes kendini dinliyor, karşısındakine sağır.
En iyisi biraz durmak ve biraz dinlenmek ıssız bir köşede.
Sonrada yeniden karışmak hayata yeni yorgunlukların peşinde.
Hayat bu işte harala gürele biraz mutlu, biraz yorgun, biraz yalnız, biraz kalabalık, biraz karmaşık. Derken günler geçiyor işte.
Yorgun bedenler , yorgun beyinler, yorgun yüreklerle...Bazen
Hayat yorar insanı
Şarkılar yorar
Beklemek yorar
Özlemek yorar
Affetmek yorar
Hoş görmek yorar
Boş vermek bile yorar.
Ve insan susar...
Her şeye ve herkese rağmen elinden gelen tek şeyi yapar bağıra bağıra susar...

YOU ARE READING
Güzin Abi ile çöp kutusu kuşağı
Non-Fictioneski bir dostumun bana hitap ettiği gibi güzin abi işte. bildiğin ağlama duvarı.