Yavaşça kurbanına yaklaştı, elindeki iğneyi ona doğru salladı ve konuştu "Bu acıya hazır mısın miniğim?" dedi. Kurban ellerindeki zinciri umursamadan çırpınırken her şeyin çok geç olduğunu anladı. Yavaş adımlar ile kurbanının yani başına geldi ve iğneyi boynuna yaklaştırıp konuştu. "Acıyacak ama sonra geçecek miniğim...
Küçük bir fare... Bir eve hırsız gibi gizlice girmek zorunda olan bir fare. İddaa için birinin evine izinsizce giren bir fare! Ve girdiği evde hiç bir şey çalmadığını sanarken aslında genç çocuğun kalbini çalan bir fare!
"Unutma! Gökyüzünün yıldızı başka olabilir ama yeryüzünün yıldızı sensin benim gözümde!"
Sadece korkuyordu genç kız. Tekrar kırılmaktan boşuna bağlanmaktan. Geçmişi unutmuş geleceğe bakarken geçmiş bir daha önüne serildi. Amanında aşık olmuş, bağlanmış sevmişti. Ama bir daha bu duyguları yaşamak istemiyordu. Peki kalbi bu aşka izin veriyor muydu?