Xiao Zhan, yüzündeki gülümsemeyi silmeden dudakları arasında tuttuğu sigaradan uzun bir nefes alıp havaya bıraktıktan sonra yanında duran iş arkadaşına döndü ve ince parmaklarının arasında tuttuğu sigarayla tam karşılarında eylem yaptıkları için karakola getirilen üniversiteli öğrencileri gösterdi. Daha doğrusu eylem...
Norveç'e okumak için giden Wang Yibo, Stavanger Üniversitesinde hayatını tamamen değiştirecek kişi olan Xiao Zhan ile tanışır.
"Prens Xiao Zhan da dilerse, onun eşi olmak, onunla bir ömür için söz vermek, benim kendisini gördüğüm andan beri yegane isteğimdir." - Eski Türk Kağanı Wang Yibo Yabgu, Çin İmparatoru'nun dostluk bağlarını kuvvetlendirmek için sunduğu evlilik birleşmesi teklifini kabul etmiş; imparator, kızlarından birini seçmesini i...
Xiao Zhan bir sabah haberleri açtığında 3 yıl önce Çin'de bıraktığı, terk ettiği nişanlısını ve onun varlığından yeni haberdar olduğu oğlunu görmüştü. Nişanlısının bir oğlu vardı artık. Belki de bir eşi... Wang Yibo... üniversiteden beri tek taraflı duygular beslediği biricik nişanlısı; aileleri dost olduğu için onunl...
/tamamlandı/ motosiklet yarışçısı Wang Yibo & tasarımcı Xiao Zhan Müşteri ince ve uzundu. Giydiği deri dolgulu motosiklet ceketi üst gövdesine yapay bir hacim katmıştı ve bu da motosikletin her iki yanında yere sabitlediği ince bacaklarına keskin bir açı veriyordu. Yüzü ince, kemikli, narin ve- Çok çok tanıdıktı. Bu...
Bir gün, garip alışkanlıkları olan sessiz adam Xiao Zhan, hep bindiği 18.15 metrosunda garip bir çocuk olan Wang Yibo ile karşılaştı. •°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°• "Benimle hiç dans etmediniz Bay Xiao, bu yüzden kalbimin tamamını anlayamazsınız. Ama merak etmeyin, size öğreteceğim."
Wang Yibo iki yıldır birlikte olduğu sevgilisini bir konu hakkında sürekli reddetmekteydi.
"Zhan ge, özür dilerim," demişti Yibo ve Xiao Zhan öfke patlaması geçirmişti. "Sikik sikik özür dilemeyi kes artık!" dişlerini sıkıyordu. Yine de, Yibo'nun yüz ifadesi değişmemişti. Xiao Zhan onun üzerine daha da çok eğilmişti, tek eli Yibo'nun omzunu yumruklamak üzere sallanıyordu. "Niye özür dileyip duruyorsun? Neyi...