narcotique
Psikolojik bir çöküşün öyküsü. "O ev bir cennet, Taehyung, ben ise Adem'im." diyorum, gözlerim koyu irisleri arasında mekik dokuyor. "Bir kez tadıp pişman olmadığım yasak meyveyi benden koparıp alamazsınız."
Psikolojik bir çöküşün öyküsü. "O ev bir cennet, Taehyung, ben ise Adem'im." diyorum, gözlerim koyu irisleri arasında mekik dokuyor. "Bir kez tadıp pişman olmadığım yasak meyveyi benden koparıp alamazsınız."
"Sana bir gül bahçesi vadetmedim belki ama hediye ettiğim beyaz karanfil tüm bahçelere değerdi, Taehyung.." Madde kullanımı içerir. (angst değildir)
Bana nefesini ver, kalbimden kalbine sonsuz adımlar atayım. Bitmeyecek gecelerimize bir kadeh kaldıralım ve gülerek, severek, birbirimizi parçalarcasına sevişelim. Diz kapaklarını ellerimle tutup bacaklarını açayım; cennetine ürkek bir giriş, dudaklarımdan süzülen en güzel sessizlikler. Çığlıklarında gizlediğin bizi...
mayıstı, seni o yüzden bağışladım. bir mayıstı, avuçlarımda yaralı kelebekler taşımayı öğrendim. [balet jeongguk, eğitmen balet taehyung; texting-düzyazı] nisan 2022
Tıpkı Shakespeare'in oyunu gibi, son aşkımızla karşılaşmışız gibi, birbirimizden başka kimseyi görmedik. Sana dünyaları verdim, çünkü her şeyimdin. Yazımı ve kışımı verdim sana. Sıcak ve soğuk şu mevsimlerde gerçekten birbirimizi sevdik mi? - Four Seasons [Evli Taekook & CEO Jungkook] Anti-kahraman!
ülkelere önünde diz çöktürten, bir dünya yöneten ulusun varisi jeon jeongguk gitmiş de kim taehyung'un bir bakışına esir düşmüş. biriciğime @lyvnte
(30 Aralık 1995.) *pacific rest Ocean/dinlenmesi gerek.// "Jeon Jeon-gguk'a;⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀ Kuzeybatı Pasifik'in Haida Kızılderililerinde "şiir yazmak" için kullanılan fiille "nefes almak" için kullanılan fiil aynıdır. Yani eğer sana yetişmek istiyorsam Jeon Jeon-gguk; Atlantik ve Pasifik beş kıta, hepsini koşmam gerekece...
Kaçırdık zamanın ipini eski ağaç evin içinde bulamasın bizi kimse bakmasak da göz göze başın dizimde kal benimle. -Kimlerden.
Tanrı'nın oyununda kaderin kırmızı ağlarıyla sarılan ve her şeyden habersiz iki gencin; büyük yıkımının hikayesi.
her daim düşleri peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocuklarına. kibrit çakıyorsun karanlıkta bir iş açacaksın sen başımıza yangın mı olur artık, bahar mı?
Bir gün girersen odama desem ki vakitlerden bir nisanın akşamüstü, benim boşluğumla sen de üzülür müsün? Yoksa bu kez de yokluğumu mu terk edersin?
"İşte bu kadar şiddetli, bu kadar ağır; Beyazlar içerisinde simsiyah duygular." text, düz.
Kuş uçtu. Ama benim kafama gökyüzü sığmıyor. Saçlarım gür. O özgür. Ondandır belki de.
hoyratça öpüştüğüm adam halbuki. bir gelir evime anlarlar o olduğunu ama işte tanımazlar ki. serseri derler, jeongguk gibi saygılı bir çocuğun yanlış arkadaş seçimi derler. sesleniyorum şimdi komşularıma, ne arkadaşı ya? biz her gün avizenizi sallandıran çocuklarız, bana oturmaya geldiğinizde çamaşırlığımdaki çarşafla...
"Korkma," dedi buruk bir tebessümle. "Dinanzi a me non fuor cose create, se non etterne, e io etterno duro, diyor Dante. Benden önce her şey sonsuzdu; sonsuza dek süreceğim ben de."