‏‏‏‏

En çok sana.

Gözlerinin parıltısına, rengine, kokusuna, hareketlerine öylesine aşinâ idim ki, ruhlarımız önceki bir hayatta, cisimsiz maddesiz bir alemde karşılaşmış da tek asıldan, tek maddeden oluşmuş, böylece bizim yeniden birleşmemiz adeta kaçınılmaz olmuştu.

Selv om det ikke er noen som forstår oss, er det de som forteller.

Le stagioni lo sanno, e anche Dio.

Şimdi sen gelsen ağzındaki tütünle, ben seni boynumda taşırım

oturum kapatıldı 

migreni azınca nasıl da yarrağıma benziyor insan 

yaşlanmışız

oyy

bende bugün baktım..

Kıtlasın lütfen