şairlerin korunağı, satırlardır.
acılarını satırlara dizerler;
korkularını, sevinçlerini, yıkılışlarını, doğuşlarını ve ölüşlerini.
her birini ince ince dizerler mısralara.
ve siz, bir şairin mısralarını yakalarsanız,
"tutabilirseniz eğer göz yaşlarını ellerinizle,"
lütfen bırakın.
bir şairin şiirlerini anlamak, aşka eş değerdir ve bir şair aşık olursa,
kendi satırları arasına sıkışır.
bir çocuğun yuvasının, soğuk duvarlarının üstüne yıkılması gibi.
ve o çocuk enkazların altında kaldığında, hiçbir zaman kurtarmaya gelmez duvarları yıkanlar.
çocuk yıkıntıların arasında çürür.
ama tek haykırış kopmaz dudaklarının arasından.
çünkü o enkazı hâlâ yuvası sanıyordur.
aynı şairlerin, aşkı şiirlerinin can suyu sanması gibi.
bir aşk ne kadar öldürürse şairi, o kadar can yakar şiirleri.
ve aşklarıyla büyüdüğünü düşünür kalem tutan elleri.
ama unutmayın ki,
her büyüyüşün ardında bir bitiş gizli.
doğuş, büyüyüş ve ölüş hissi.