hissi-kablelvuku

hissi-kablelvuku

ne güzel şey hatırlamak seni:
          ölüm ve zafer haberleri içinden,
          hapiste.
          ve yaşım kırkı geçmiş iken.
          
          ne güzel şey hatırlamak seni:
          bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
          ve saçlarında.
          vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının.
          içimde ikinci bir insan gibidir
          seni sevmek saadeti.
          parmakların ucunda kalan kokusu sarduya yaprağının,
          güneşli bir rahatlık.
          ve etin daveti:
          kıpkızıl çizgilerle bölünmüş
          sıcak koyu bir karanlık.

hissi-kablelvuku

ne güzel şey hatırlamak seni.
            ölüm ve zafer haberleri içinde,
            hapiste
            ve yaşım kırkı geçmiş iken. 
Reply

hissi-kablelvuku

ne güzel şey hatırlamak seni,
            yazamak sana dair,
            hapiste sırt üstü yatıp seni düşünmek:
            filanca gün, falanca yerde söylediğin söz,
            kendisi değil
            edasındaki dünya..
            
            ne güzel şey hatırlamak seni.
            sana tahtadan birşeyler oymalıyım yine:
            bir çekmece
            bir yüzük,
            ve üç metre kadar ince ipekli dokumalıyım.
            ve hemen
            fırlayarak yerimden
            penceremde demirlere yapışarak
            hürriyetin sütbeyaz maviliğine
            sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım.
Reply

hissi-kablelvuku

merkezimde çektiğin filmde figüranım.

hissi-kablelvuku

ruhumun inceliklerinde büyüttüğüm sevgime armağanın küçük bir nokta, hayatındaki yerimi sunuyorsun bana. yaşadığın yer yüreğim, can verdiğim hava nefesim. benim derinliklerimde benim sevgimle büyütürken senin narin bedenini, beni görmüyorsun. âmâ sevgilim beni görmüyorsun.
Reply

hissi-kablelvuku

kelimelerin tükendiği yerde miyiz sahiden?

hissi-kablelvuku

deneyimlerimiz,
            seni,
            benden,
            ayırdı.
Reply

hissi-kablelvuku

sanmam. kılıcından sivri kelimelerinin bir sonu yok, çenen evrenden halliceyken senin kelimelerin tükenmez. bizim duygularımız körelir ardından kelimelerinin boynunu kör bir kılıçla bedeninden ayırır. keskinliğin bi sik etmez bunlar yaşanırken. senin kelimelerin tükenmez, ya vardır ya yoktur. kör bıçakla öldürülecek hâle bile gelebilirmiş bazen. deneyim. vahşi ve korkutucu bir deneyim sevgilim. ne kelimelerin ne de duygularımız var bundan sonra, deneyimlediğimiz şeyden haddinden daha pahalıya patladı.
Reply