Önümde 5 ay gibi bir süre kaldı. O kadar çok gitmek istiyorum ki bunu tasvir etme yeteneğine henüz erişemedim. Hayallerime, arzularıma, özgürlüğüme yani kısacası ben bana gitmek istiyorum. Yeni bir hayat defteri, tertemiz sayfalar... İnanılmaz heyecanlandırıyor beni. Düşünsene geçmiş de kazandığın tecrübeyle birlikte hayalini kurduğun yeni bir hayata merhaba diyeceksin. Kulağı sana da hoş gelmiyor mu? Elbetteki mutluluğu vaadettiği kadar garantilemeyen hayaller bunlar ama içimin kıpır kıpır olmasına da engel olamıyorum. Müthiş şeyler hissediyorum her iki zıt hissi o kadar kuvvetli ruhumda hissediyorum ki. Umut ve korku. Ya olmazsa diye bitirdiğim evet olacak diye başlattığım o kadar çok gün var ki. Çok sıkıldım, aşırı derecede bunaldım ama o kadar çok istiyorum ki gitmeyi yine o masanın başına bir şekilde oturuyorum. Lanet ederek uyandığım korkarak uyuduğum günler geçiriyorum. Bitecek geçecek diye kendimi telkin ettiğim, sürekli değişen ruh halimi kontrol etmeye çalıştığım günler bunlar. Başarmak istiyor insan herkese ve her şeye rağmen. Sürekli umut kıran, başarısızlığını sabırsızca bekleyen, mutsuzluğunu mutluluğu yapan herkese rağmen başarmak istiyor.