Description
Kendimle yanyanaydım, o halde ben kimdim? Bir gün birdenbire oradan ayrılıp çok uzaklara gitme ihtiyacı hissettim. Alttaki sarhoş adam karısına küfrediyor, yanda bir çocuk ağlıyor, dışarıda bir kadın çocuğuna gelmezse onun bacaklarını kıracağını söylüyordu. Güneş pencereden girmiş masanın üstündeki tozları aydınlatıyordu. İçimde dayanamayacağım bir şeylerin yükseldiğini, kanımı, etimi kemirdiğini, ya ağlamam ya da aceleyle oradan ayrılıp uzaklara, çok uzaklara gitmem gerektiğini hissettim. Çantam hazırdı. Neden bilmiyorum, nereye gidecektim hatırlamıyorum ama yolculuk için çantam hazırdı. İçine sadece diş fırçamı ve not defterimi koydum. Telefon çalıyordu. Radyoda Arjantin Tangoları vardı, ağlamaklı bir ses şarkı söylüyordu. Bir sinek girdi kapıdan, vızıldadı vızıldadı, lambanın tozlu kordonuna kondu. Telefon hala çalıyordu. Omzuma bir kazak attım, biraz ayakkabı seçerken zorlandım. Sağlam bir ayakkabı giymeliydim.