Description
Geçmişin önemli olmadığını, geleceğe bakılması gerektiğini söyleyenler geçmişinden korkanlardır. Gelecek kadar geçmişin de önemli olduğunu belirten ben, bu güne kadar bir şekilde yaşadım. Öğrendim, okudum, yazdım, çizdim, başarılar elde ettim, kazandım ve hatalar yapıp kaybettim. Fakat bunlar bir yana geçmişim hakkında söyleyebilcek felâketler ya da mükemmel anlar yaşamış sayılmam. Sıradandı her şey. Bundan sonra da bir şey ummuyorum hayattan. Kırıldığımdan değil hayata ya da küstüğümden -ki bunları gerektirecek kadar kötü şeyler yaşamadım- sadece hiçbir şeyin sonsuza kadar sürmeyeceğini biliyorum. Tıpkı bizi ağlatan olaylar gibi güldürenler de ne kadar uzun süre yanımızda kalırsa kalsın bir an gelecek zaman onları bir başkasının hayatına götürüp bırakacak. Bu bir döngüdür. Söylediğimi elbette ki saçmalık olarak görmüyorum. Çünkü bir şeyler bitmezse diğerleri başlayamaz. Güneş batmazsa ay doğmaz. Güneşin o etrafa saçıp gözümüzü kısmamıza neden olan parlak ışıkları eğer batmasaydı ayın o ışıl ışıl yüzünü görmemiz mümkün olmazdı. Ölüm olmasaydı yaşamın kıymeti bilinmezdi, pişmanlık olmasaydı özür olmazdı ve vicdan olmasa insanlık ırkı olmazdı. Düşüncelerimde boğulmak yerine sanata boğuluyorum. Resim çizmek, yazmak herkesi rahatlatır mı bilmem ama benim yorgunluğumu alıp götürüyor. Zamanın nasıl geçtiğini anlamamak ve bu sayede sıkılmayı önlemek yerine zamanın nasıl geçtiğini anlayarak sıkılmayı yeğlerim. Eskiden duyduğum bir sözden anladığım kadarıyla zaman kıymetliydi. "Zaman bize verilmiş 24 altından ibarettir. İyi bakarsan artar."