Description
Anadolu'nun kırsal bir şehrinin küçük bir şehrinde doğmuştu. Eline fırsat verilse belki de bu hayatı asla seçmezdi. Kimden mi bahsediyorum? İsmi Yiğit, kendisi de adı gibi, çevik ve bir o kadar da kuvvetli. Köy çocuğu işte, herşeyin doğalı. Henüz 10 yaşında, ailesi tarafından gönderilmesi gereken yer okul olması gerekirken, kendisi tarla sürmekle meşgul. Hepimizin eli onunda kalem tutmaktayken, onun elleri çapa tutuyordu. Evet daha 10 yaşında bir çocuktan bahsediyoruz. Bizim sadece orta parmağımız kalem tutmaktan nasır olurken, Yiğit çapa yapmaktan su tutan ellerinin acısıyla, Yılmadan, Şiddete mağruz kalarak, Küfürler yiyerek, Her sabah erkenden kalkıp tarlaya gidiyordu. Yüreği gibi canı da fazlasıyla yanıyordu, Gaddar bir babaya sahipti, Bir çift mavi göze tutulmuştu. Tek amacı iki yakası bir araya gelmeyen İstanbul'du...