fatmakebabci adlı kullanıcının Okuma Listesi
193 stories
SARKAÇ by Maral_Atmc6
SARKAÇ
Maral_Atmc6
  • Reads 8,946,982
  • Votes 382,746
  • Parts 21
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına sokulur." Saka ve Sanrı'da tanıdığımız Gurur ve Farah'ın hikayesi. SVS'den bağımsız bir kurgu olduğu için Sarkaç'a başlamak için önce Saka ve Sanrı'yı okumanıza gerek yoktur.
KONUK SEVMEZ DENİZ by zanegzo
KONUK SEVMEZ DENİZ
zanegzo
  • Reads 2,495,287
  • Votes 191,727
  • Parts 20
❝Burası Karadeniz, burada hiçbir aşk mücadelesiz olmaz.❞ "Karadeniz'e eskiden Konuk Sevmez Deniz derlermiş," dedi. Sesindeki buz dağı yüreğimi titretti. Bunu daha önce hiç duymamıştım. Demek hırçın dalgaların sahibi olan Karadeniz'e Konuk Sevmez Deniz diyorlardı. İlk kez duyduğum için olsa gerek garibime gitmişti. Ben de buraya gelen bir konuktum. "Peki ya, öyle mi?" diye sorduğumda bakışlarımı usulca ona kaldırdım. "Burası gerçekten konuk sevmez mi?" "Sevmez," dedi Kuzey net bir dille. "Alır, götürür, öldürür seni. Sen de elbet gideceksin buralardan, ait olduğun yere döneceksin. Buralar hiç konuk sevmez." Bir düşman kapıyı çalar. Elinde ölümle bekler. İmkânsız bir aşk başlar.
ARHAVİLİ by burcubuyukyildiz
ARHAVİLİ
burcubuyukyildiz
  • Reads 984,236
  • Votes 57,313
  • Parts 18
"Ben Karadenizliyim," dedi dudakları tehlikeli bir gülüşle kıvrılırken. "Biz sabahları ilk olarak hırçın dalgaları görmek isteriz." Gözleri gözlerimdeydi, sıcacık nefesi dudaklarıma çarpıyordu. "Ya evimizin manzarasında... Ya da kollarımızda uyanan kadının bakışlarında..." Dudakları ansızın boynuma değdiğinde, titreyen dizlerime söz geçiremeyip onun kaslı kollarına tutundum. Tırnaklarımı tenine batırdığımı fark edemiyordum. "Çok şey istiyorsun gibi geldi bana," dedim kendimi tutamadan. Güldü. Ona çok yakışan, nadiren görebildiğim bir gülüştü bu. "Karadeniz..." dediği anda, başparmağı nefesimi kesercesine dudaklarımı buldu. "Hırçındır. Asidir. Zapt edilemezdir, vahşidir. Derinlerinde ne olduğunu asla bilemezsin. Onun azgın sularında yüzmeye alışkın değilsen akıntısında kaybolur gidersin. Ve sen Hazel... Tıpkı Karadeniz gibisin." BU KİTAP YETİŞKİN OKURLAR İÇİNDİR! © Tüm hakları şahsıma aittir. İznim dahilinde olmaksızın alıntı yapılamaz. Bu başlık Arhavili adıyla, 2016'da açılmıştır. Bölümlerin yayınlanmaya başlama tarihi 22 Aralık 2023'tür. Wattpad'de ARHAVİLİ adıyla yayınlanan ilk ve tek hikâyedir. * Bu kitapta okuduğunuz bazı kişiler, kurumlar, olaylar ve kavramlar yalnızca hayal ürünüdür. Gerçekle en ufak bir ilgisi bile yoktur.
BÜLBÜL KAPANI  by Loresimaa__
BÜLBÜL KAPANI
Loresimaa__
  • Reads 16,280,036
  • Votes 1,144,476
  • Parts 34
"Bela yağmur gibi gökten yağarsa Başını ona tutmaktır, adı aşk..." . . . 🪶❤️‍🔥 Kapak tasarım; @Publiisherr
ASLAN BEY by aysegulkalayzengin
ASLAN BEY
aysegulkalayzengin
  • Reads 611,183
  • Votes 25,822
  • Parts 49
TOPRAK SERİSİ 2 Yaşadığı topraklarda öfkesiyle tanınan bir Bey... Hayatındaki en kıymetli hazinesi kitaplar olan, Gözlüklü bir Boncuk... Kalbini esir alan aşkı yıllarca inkar edip sevdiği kadından uzak kalan Aslan, bir gün sevdiği kızın onu öpmesiyle aşkını kendine itiraf eder ve bu derin aşkı yaşamaya karar verir. Ancak büyük iki sorunu vardır. Biri sevdiği kızın abisi ve en yakın dostu Kartal, diğeri ise onu bir canavara dönüştüren hastalığı...
AHRAZ by aysegulkalayzengin
AHRAZ
aysegulkalayzengin
  • Reads 174,571
  • Votes 8,610
  • Parts 46
İftiraya uğrayarak küçük bir ilçeye sürgün edilen bir Savcı... Yaşadığı ilçede yaşama tutunmaya çalışan genç bir kız... Fatin, sürgüne geldiği ilk günde gördüğü kızla tüm hayatının değişeceğini asla tahmin edemezdi. Esma ise ona elini uzatan bu savcıyla, şu ana kadar yaşadığı her şeyi unutmaya hazırdı. Ama ikisi de geçmişte yaşanan bir yangınla darmadağın olacağını bilemezdi.
- İÇLER  DIŞLAR -                                    ||tamamlandı|| by miihrim
- İÇLER DIŞLAR - ||tamamlandı||
miihrim
  • Reads 174,172
  • Votes 12,355
  • Parts 71
"Planımız basit ve etkili. Sen cumartesi gece olacak yemeğe geliyorsun, bu kadar." Gözlerimi Balım'a diktim "Basit kısmını görebildim, etkili kısmı nerde?" "Etkili kısmı sensin Umay." "Benim yemeğe gelmemin Barlas Bey ve sana ne katkısı var?" "Hiçbir katkısı yok, senle Barlas Bey'e katkısı var. Daha sonradan senin de ben ve hırsız doktora bir katkısı olur." diyerek göz kırptı. Boş bakışlarımı anlamış olacak ki söze devam etti. "Anlasana Umay, içler dışlar çarpımı yapacağız."
SÜMBÜL by birruhunyazari
SÜMBÜL
birruhunyazari
  • Reads 1,109,059
  • Votes 45,240
  • Parts 42
Alparslan & Dilara ^ " Rahat dur, " deyip yanıma yaklaştı. Gözlerimi kapayıp karnımdaki acının geçmesini beklerken dudaklarımın üzerinde hafif bir baskı hissettim. Gözlerim aralandığında Alparslan konuştu. " Dayanamadım. " " Gitme, " dedim. Söylediğine aldırmadan. Başını iki yana salladı. O kadar yakınımdaydı ki... Kokusu ciğerlerime bayramı yaşatırken her iki gözüne de hızlı hızlı bakıyordum. " Gideceğim, " dedi dudaklarıma doğru. " Hayır, " dememle benden uzaklaşıp kapıya doğru adımladı. " Katil olursan seni asla affetmem. Duydun mu Alparslan? Bir daha sana asla yüzümü göstermem. " ^ " Esas karakter kitaba 20. Bölüm de dahil oluyor. " Küfür içerir. KİTABIMDA REKLAM İSTEMİYORUM. YAPILAN REKLAMLAR DA SİLİNECEKTİR. ÇALINMA GİBİ BENZERİ DURUMLARDA HUKUKİ İŞLEMLERE BAŞVURULACAKTIR
EMANET by aysegulkalayzengin
EMANET
aysegulkalayzengin
  • Reads 1,955,829
  • Votes 79,029
  • Parts 51
Bebeği lösemi olan Arslan ile kardeşinin beyninde tümör olan Ayşegül, çaresizlik dolu bir dönemde kaderin ağlarını örmesiyle karşılaşır. Onların çaresizlikten başlayan zoraki evlilikleri, acaba güçlü bir aşka yuva olabilecek miydi? "Sakin misin?" diye sorduğunda, iyice yaklaştı. "Sakinim." Onun sözlerinden cesaret alarak, dudaklarıyla dudaklarına dokundu ama ansızın yüzüne yediği tokatla, şaşkına döndü. Ayşegül'ün tedirgin bakan ela gözleri, kırpışan kirpiklerinin altında fazlasıyla masum duruyordu. "Özür dilerim." "Önemli değil... Şimdi ben seni tekrar öpeceğim ve sen bana tokat atmayacaksın." "Sen öpeceksin, ben tokat atmayacağım." "Aynen öyle..." "Tamam." "Öpüyorum." "Öp..." "Tokat yok?" "Tokat yok." Arslan, dudaklarını hafifçe onun dudaklarına değdirdiğinde, Ayşegül istemsizce geri çekildi. Onun gerilemesiyle, Arslan ona doğru yaklaştı. "Kaçarsan olmaz." "Kaçmamam lazım, evet!" "Ayşegül, sakin kal..." "Sakinim. Gayet sakinim!" Karısının titreyen ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Onu yatıştıracak başka bir çare bulamamıştı. Onun derin bir şekilde nefes almasıyla, rahatlamaya çalıştığını gördü ve tekrar denedi. Dudaklarını onun dudaklarına yakınlaştırdı ve ansızın Ayşegül'ün onu öpmesiyle şaşkınlığa uğradı. Geri çekilen Ayşegül, telaşla söylendi. "Çok pardon! Sen öpecektin, ben tokat atmayacaktım! Ben yanlışlıkla öptüm!" Arslan, kıza şaşkınca baktı. Bu kız gerçek miydi? "Biz öpüşmeye bu kadar zaman harcadıysak, gerisi..." diyen Arslan, geri çekilip önüne döndü. Ne yapsaydılar acaba? Sakin yaklaşınca, becerememişlerdi. Bir anda mı olsaydı? Bir de onu denemek isteyerek tekrar karısına döndü ve ansızın dudaklarına yapıştı. Uzun öpücüğü, nefes almak adına sonlandığında, tekrar yanağına yediği tokatla şaşkınlığa uğradı. "Ayşegül, tokat yok demi
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR by ceyzabel
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR
ceyzabel
  • Reads 791,686
  • Votes 60,358
  • Parts 54
"Ve unutma Zümrüt; tüm çiçekler yavaş yavaş, kırmızı güller çabuk solar." *** 1980 yılının Mayıs ayında, Dilektaşı Mahallesi'ndeki aylardır boş olan daireye genç bir adam taşındı. Tek başınaydı, bir karısı veya çocukları yoktu. Kimseyle konuşmazdı ve soğuk çehresi, tenindeki yanığa benzer farklı renkte izleri, şüpheli hareketleri nedeniyle kimsenin de onunla konuşmaya niyeti pek yoktu. Mahalleli, bu suskun ve gizemli adamın dönemin şartlarını da göz önünde bulundurarak bir Amerikan ajanı olduğuna karar vermişti ve adama kendi aralarında 'Dilsiz Ajan' diye sesleniyorlardı. Zümrüt Ayten Özsoy ise henüz yirmisine yeni basmıştı. Altı çocuklu bir ailenin ikinci çocuğuydu. Hayat hakkında bilgisi bu aileyle ve bu mahalleyle sınırlıydı. Liseyi yarıda bırakmak zorunda kalmıştı, hayata en büyük kızgınlığı da buydu. Hayallerini baltalayan şey yoksulluk ve yoksulluğunun sebebi ise başlarındaki sorumsuz babalarıydı. Çoğunlukla bu kalabalık mahallenin cıvıltısında ömrünün çürüyeceğini ve ailesine rağmen yapayalnız öleceğini düşünürdü. Onun için hayat, ışıltılı bir oyun sahnesiydi ve bu sahne, akşam babası eve geldikten sonra perdelerini kapatarak karanlığa bürünürdü. Ve bir gün Dilsiz Ajan nihayet konuştu. Zümrüt Ayten Özsoy ise hayallerine çok yakın olduğunun henüz farkında değildi. (30.03.2021)