Kafes
Gönlü olmadan evcilleştirdikleri şahinin kafesine bir serçe göndermişler. ~~~~~~ *Bu hikâyedeki kişiler, olaylar, mekânlar hayal ürünüdür.
Gönlü olmadan evcilleştirdikleri şahinin kafesine bir serçe göndermişler. ~~~~~~ *Bu hikâyedeki kişiler, olaylar, mekânlar hayal ürünüdür.
Miray Daner ve Boran Kuzum'un canlandırdığı karakterlerin hepsini kapsayan bir feels kitabı.
HiLeon 2.sezon kurgusudur. Biz bir çift aşıktan öte yek bir ruhtuk. Aynı kardeşe kardeş,aynı babaya baba gibi bakabildik. Sinan benim babam gibi olduysa senin de oldu Flavia senin kardeşin gibi olduysa benim de oldu ''Ne acı değil mi Leon? Sırf kanımız farklı diye hakkımız yokmuş gibi davranıyorlar birbirimizi sevmeye...
Selanik, Nisan 1941. Nazi Almanyası'nın işgal ettiği topraklarda hayatta kalmanın ne denli zor olduğunu artık biliyordu Hilal. Yiyecek bir lokma bulmak için sokaklarda insanların birbirlerini öldürdüğü, tek suçları Musevi, çingene veya zihinsel özürlü olmak olanların zorla evlerinden ve sevdiklerinden koparıldığı, top...
Miray'ın kocasını kaybettiği gün kaderinde kara bir iz olarak her daim varlığını sürdürecekti. Yaşadığı tüm acı ve zorluğa rağmen yinede küçük oğlu için ayakta durmalı ve devam etmeliydi. Faturaları ödemeli, oğlunun kreş masraflarını karşılamalı, eve ekmek getirmeliydi. Evet zordu ama bunları tek başına yapan o kadar...
Yolları kesişen iki gencin, onları aydınlatan Kuzey Yıldızı'nın gösterdiği o yolda beraber devam etmelerinin hikayesidir. Hikayedeki isimler ve olayların gerçek kişilerle bağlantısı yoktur.
"Biri ateş biri su... Zıtların müthiş uyumu... En büyük aşklar, en büyük nefretlerden doğmaz mı zaten?" Bir #Hileon hikâyesi... (Hikâye dizi ile olabildiğince uyumlu gidecektir. Ama olur da dizi saçmalar, Yıleon falan yapmaya kalkarsa o zaman yollarımız ayrılır, hikâyem ve ben ayrı eve çıkarız ;) )
Nereye uçar turnalar, nereye gider gökyüzü... Alıp kanatlarına umutlarını geçmişin? Sen yıkıldın altında göğün, yandın küçük bir pervane gibi. Ah, küçük bir pervane gibi... Bir 70'ler hikâyesi. Bu hikâyede, gençliğin ilk heyecanlarıyla tasasızca yaşayan küçük, şımarık bir kız, esasında zannettiği kadar küçük olmadığın...
Gözü pek, vatanına dört elle sarılmış, ufacık haline karşın engin bir yürek taşıyan bir Türk kızı... Hilal. Ağabeyini küçük yaşta yitirmiş, problemli bir aileden gelen fakat bunca geçen yalnız yılın ardından güçlü rolü yapmayı çok iyi öğrenen bir Yunan Teğmen... Leon. İki düşman taraf, iki buz tutmuş kalp, iki ayrı fi...
'Aşk mı?' diye yine de sordu Hilal, zira kulaklarına inanamıyordu. 'Ask.' dedi Leon, sakin. 'Memleket bu haldeyken?' 'Evet kücük hanim!' Bilmiyorlardı. Beklemiyorlardı. Hiç hazır olmadıkları bu yerde, bu zamanda aşk onları bulacaktı. Oysa biri ay, biri güneşti. Biri aksa diğeri karaydı. Biri batıydı, öteki doğuydu...
Hilal o sabaha babasının ve annesinin yolunu gözleyerek uyanmıştı, evinden ve memleketinden koparılıp, hiç bilmediği bir şehre esir düşeceğini nereden bilebilirdi? Leon'un bugüne dek tek gayesi babasını gururlandırmak, onun gözüne girmekti. Fakat Atina'ya savaş esiri olarak gelen bir kıza neden bu denli ilgi duyar ol...
Bir kütüphanede rafların arasında gördüğü kadın şimdi tam silahının ucundaydı işte. Aralarında her daim bulunacak o silah adamın ellerinde alev topuna dönmüştü. "Sen kütüphanedeki adamsın! Gece dertleştiğim adam!" "Benim." "Hayır, sen o olmamalısın. Onun elinde bir sefer kitap diğerinde mendil vardı." Bu konuşmaların...
Leon Türkmenoğlu: Babası Türk, annesi Yunan asıllı olan Leon'un anne ve babası yıllar önce ayrılmıştır. Babasının ısrarlarına daha fazla dayanamayan Leon, üniversiteyi İzmir'de babasının yanında tamamlamaya karar verir. Leon zeki, eğitimli ve başarılı bir gençtir. Hilal Özbey: 12. sınıf öğrencisi olan Hilal; zek...
-Bir kere o mavi gözlerini gözlerime diktikten sonra onlarla benden başkasına bakman ne kadar büyük bir zalimlik biliyor musun? Her yaptığın hareketten sonra beni kendimi sorgulamaya zorlaman, geceler gecesi düşüncelerimle beni başbaşa bırakıp gitmen... Bunlar beni ne kadar zorluyor haberin var mı? Tarafım, kimliğim...
Esir olmuştu Kral These, esir etmek için geldiği Smyrna' ye.. Hapsolmuştu Smyrna, kendi memleketinde; bir çift kahverengi göze.. Yakışmıştı aşık olmak, Smyrna'ye.. sevmek ise These'ye..
Yalnızlık , sadece 9 harfli bir kelime değildir. İçinde bir ömrü , bir insanı barındırabilir bazen. O , bir insanı tanımlayabilecek bir sıfat , o insanın her eyleminden önce kullanılan bir edat ve cümlelerini birleştiren bağlaç olabilir. O , bir insanın sahip olduğu tek şey olabilir. O , bir insan olabilir. Tek bir i...